Türkiye Maarif Vakfı (TMV) ve Türk-Alman Üniversitesi (TAÜ) işbirliğinde, üniversitenin Beykoz'daki yerleşkesinde, "Uluslararası İki Dillilere Türkçe Öğretimi Çalıştayı programı düzenlendi. Programa Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, TMV Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Ahmet Emre Bilgili, TAÜ Rektörü Prof. Dr. Cemal Yıldız, TAÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aysel Uzuntaş ve TAÜ Genel Koordinatörü Prof. Dr. Ferit Küçükay ile her iki kurumdan görevliler ve öğretmenler katıldı.

Programda konuşan Bakan Göktaş, "Üniversitelerin, kurumların ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla gerçekleştirilen toplantının verimli sonuçlara vesile olmasını diledi. Göktaş, "Bilimsel çalışmalar, ana dil eğitiminin bireylerin bağımsız düşünme, doğru anlama ve kendini ifade etme yeteneklerinin gelişiminde önemli bir etken olduğunu gösteriyor. Bu anlamda, bir insanın öncelikli olarak ana dilini en iyi şekilde öğrenmesi hayatının ve geleceğinin şekillenmesinde de çok belirleyici oluyor. Anavatanından uzakta doğmuş, büyümüş ve hayata atılmış bir ailenin çocuğu olarak çalışmaların ne kadar kıymetli olduğunu kendisinin de tecrübe ettiğini" dedi.

"ÇOCUKLARIN TÜRKÇEYİ ETKİLİ ŞEKİLDE ÖĞRENMELERİ VE KULLANMALARINDA AİLELERİN ROLÜ ÖNEMLİ"

Bakan Göktaş, Ana dil eğitiminin nesiller arası bağları güçlendirdiğine işaret ederek, "Ana dil eğitimi, yurt dışında yaşayan çocuklarımızın kültürümüzden, değerlerimizden kopmamaları açısından kritik bir öneme sahiptir. Bunun yanı sıra ana dil eğitiminin aynı zamanda yabancı dil öğrenmede de kolaylaştırıcı bir etkisi vardır. Çocuklarımıza güçlü bir ana dil eğitimi sunmak, onların eğitim ve sosyal hayatlarındaki başarılarını da doğrudan etkileyen bir unsurdur. Bu amaçla Almanya, Hollanda, Avusturya ve Belçika'da yıllar önce okullarda ana dilde eğitim dersleri verilmekteydi. Çocukların Türkçeyi etkili şekilde öğrenmeleri ve kullanmalarında ailelerin de rolünün önemli olduğunu, tıpkı aile arasında kurulan güçlü bağlar gibi toplumla da güçlü ve sağlam bir iletişimin ana dille kurulduğunu ifade etti. Çocukların ebeveynleri, büyükanne ve büyükbabalarıyla çok dilli bir ortamda etkili bir iletişim kurmasına olanak tanır. Böylece nesiller arası bağlar da güçlendirir." diye konuştu.

"GÜÇLÜ AİLELERİYLE GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE OLMA YOLUNDA KARARLILIKLA YÜRÜYECEĞİZ"

Ailelerin bu süreçte etkin bir şekilde yer almalarına ayrıca önem verilmesi gerektiğini vurgulayan Göktaş, "Çünkü kimlik ailede gelişir. Sağlıklı nesillerin sürekliliği ve devamlılığı da aile ile sağlanır. Milli ve manevi değerlerin kuşaklar arası aktarımı ancak aile ile mümkündür. Bu nedenle Bakanlık olarak, hizmetlerimizin ve politikalarımızın odağında aile bulunuyor. Aile yapısı ne kadar güçlü ve sağlam olursa evlatlarımızın geleceği de o kadar umut dolu ve refah içinde olur. Aile ne kadar güçlü olursa, toplum da o kadar güçlü olur. Bu inançla bugün, 'güçlü birey, güçlü aile, güçlü toplum, güçlü Türkiye' hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz hafta detaylarını açıkladığımız Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı'mızla bu alandaki çalışmalarımıza yeni bir boyut kazandırdık. Eylem planımız kapsamında belirlediğimiz hedefler doğrultusunda çalışmalarımızı başlattık. Atacağımız adımlarla, Türkiye Yüzyılı'nda güçlü aileleriyle güçlü bir Türkiye olma yolunda kararlılıkla yürüyeceğiz."

Sadece yurt içinde değil uluslararası alanda da aile yapısının ve değerlerinin korunması için çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Bakan Göktaş, 60 yılı aşkın bir süre önce Avrupa'ya göç eden ilk nesilden sonra artık yurt dışında yaşayan dördüncü, beşinci nesilden söz edildiğini ve dünyanın dört bir yanında Türk vatandaşlarının bulunduğunu belirtti.

"AİLEYE SAHİP ÇIKMAK, İNSANLIĞIN GELECEĞİNE SAHİP ÇIKMAKTIR"

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 6 ülkede, 14 yurt dışı temsilciliğinde rehberlik hizmeti sağladıklarını söyleyerek, "Aile ataşeliklerimizle, vatandaşlarımızın bulundukları ülkelerde sosyal hizmet kurumlarıyla sorun yaşamalarına engel olmak ve var olan sorunları çözüme kavuşturmak için çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemde Aile ve Sosyal Hizmetler Ataşeliklerinin sayılarını artırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda öncelikli olarak da Belçika ve Fransa'da Aile ve Sosyal Hizmetler Ataşeliği açmayı hedefliyoruz. Böylece vatandaşlarımızın karşı karşıya kalabilecekleri olası sorunlara anında müdahil olmaya ve taleplerini hızlıca karşılamaya devam edeceğiz. Güçlü ve büyük Türkiye'nin, sadece Türkiye sınırlarından ibaret olmadığını artık herkes biliyor. Dünyanın her neresinde olursa olsun aile bağlarımızı güçlendirmek ve korumak için gerek bizlere gerekse sivil toplum kuruluşlarımıza büyük görevler düşüyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın 'Aileye sahip çıkmak, insanlığın geleceğine sahip çıkmaktır.' vurgusu, bizim için bir rehber niteliği taşıyor. Bu anlamda aile değerlerimize her zamankinden daha fazla sahip çıkacağız. Bunu gerçekleştirmenin en güzel yolunun da çocuklarımızın Türkçeyi en iyi şekilde öğrenmelerinden geçtiğine inanıyoruz. Bu salonda bir araya gelmemize vesile olan, Uluslararası İki Dillilere Türkçe Öğretimi Çalıs¸tayı'nın bu inanca hizmet edeceğinden eminiz."

İki kurumun öncülük ettiği çalıştayda meselenin tüm boyutlarıyla ele alındığını kaydeden Bakan Göktaş, "Çalıştaydan çıkacak sonuçların bundan sonraki süreçte atılacak adımlara değerli katkıları olacağına yürekten inanıyorum. Ayrıca burada geliştirilecek iş birliklerinin çok verimli çalışmalara zemin hazırlayacağına inanıyorum." dedi.

DHA

Editör: Ayşegül Keskin