Bizi takip eden okurlarımız anımsayacaklardır:
Özellikle Suudiler, BEA ve diğer Arap ülkeleri konusunda yazdığımız yazılarda "Bunlar güvenilmez ve Arapların sözü ile de kuyuya inilmez. En büyük Türk ve Türkiye düşmanı Suudiler ve körfez ülkelerdir" demişizdir.
Bu Türk ve Türkiye düşmanlarının Türkiye'yi çökertmek ve altını oymak çin oyun içinde oyun oynadıklarını da çoğu zaman sütunlarımızda sizlerle paylaştık.
Bugün, bu Arapların yeni oyunlarını sergilemek istedik:
Türkiye karşıtı her ittifakta yer alan BAE ve Suudi Arabistan şimdi de terör kartını oynuyor. Terör örgütü YPG/PKK ile Abu Dabi ve Riyad arasındaki görüşme trafiğini artırmaya başladı.
BAE, Türkiye'nin başına ödül koyduğu PKK'lı terörist başı Mazlum Abdi ile görüşerek Orta Doğu'da adeta terörün merkezi haline geldi. Erbil'deki Kürt Bölgesel Yönetimi de Körfez'in iki karanlık prensi ile ilişkileri ilerletiyor.
15 Temmuz darbe girişiminin finansör ülkelerinden Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) küresel terörün organizatörü haline geldi. FETÖ'nün dışında 2016 yılından beri terör örgütü PKK/YPG'yi de aktif olarak destekleyen BAE, Türkiye'nin Barış Pınarı Harekâtı sonrası Suriye'deki yeni oyun planı için sahnede yer alıyor.
ABD ve İsrail'in coğrafyadaki örtülü operasyonları için üs olarak kullandığı ülkede Veliaht Prens Muhammed bin Zayed, PKK elebaşlarının Suriye-BAE-Suudi Arabistan üçgenindeki temaslarını yönetiyor. Arap medyasına yansıyan son bilgiler, Abu Dabi ve Riyad'ın PKK ile temasının hiç olmadığı kadar çoğaldığını gösteriyor.
İddiaya göre Suriye'nin belli bölgelerinde doğrudan askeri varlığını azaltan ABD, Suudi Arabistan'dan PKK'ya daha fazla destek vermesini istedi. Bu talebin ardından gerçekleşen ziyarette PKK elebaşları, Riyad'dan bazı sözler aldı. Temasları Rus gazetesi Nezavisimaya da doğruladı.
Haberde, "Çoğunlukla Kürt milislerden oluşan Suriye Demokratik Güçlerinin (PKK) bir misyonu, Suriye'nin kuzeydoğu bölgesinin geleceğini müzakere etmek için Suudi Arabistan'a geldi" ifadeleri yer aldı. Haberin devamında, "Krallık, Türk ordusunun ekim ayında başlattığı saldırının ardından Suriye Demokratik Güçleri ve Riyad arasındaki işbirliğini daha ileriye götürmek ve kuzeydoğu Suriye'deki devam eden durumu görüşmek üzere heyeti resmen davet etti" denildi. Riyad heyetinin bir önceki durağının Erbil olması da dikkatlerden kaçmadı.
Suriye'nin petrol kaynaklarını terörün finansmanı için işgal eden ABD, PKK'ya lojistik, medya, mali destek ve silah yardımı konusunda da BAE ile Suud'u devreye soktu. Veliaht Prensler Zayed ve Selman'ın terör örgütüyle 2016 yılından beri sürdürdüğü temaslar son dönemde zirveye çıktı. Örgütün Suriye'deki elebaşları Abu Dabi-Riyad arasında mekik dokuyor.
Suriye Milli Ordusu (SMO) çatısı altındaki gruplardan Mutasım Tugayı'nın sözcüsü Mustafa Seceri, BAE istihbarat görevlilerinin Suriye'de PKK işgalindeki bölgeleri sık sık ziyaret ettiklerini aktararak şu bilgileri vermişti:
"BAE ve Suudi Arabistan, Ayn el-Arab savaşının (Ekim 2014) ilk günlerinden itibaren PKK ile yakın ilişki kurmaya başladı. O dönem gizli yapılan yardımlar 2016 sonrası alenî hale geldi. BAE ve Suudi Arabistan'ın 2015-2019 döneminde PKK'ya yaptığı yardım 1 milyar dolara ulaştı."
Suriye Aşiretleri Yüksek Konseyi Sözcüsü Mudhar Hammad el-Asaad ise PKK'dan bir heyetin Arap devletleri tarafından kabul edilmesinin 'çok acı verici' olduğunu söylüyor.
Arap basınına konuşan Hammad, DEAŞ'a karşı mücadele bahanesiyle aralarında Rakka ve Deyrizor'un da bulunduğu birçok Arap şehrinin PKK tarafından yıkıma uğratıldığını ve şehirlerdeki nüfusun önemli kısmının yerinden edildiğini belirtti. Sözcü Hammad, "Riyad'ın PKK/YPG delegasyonunu kabul etmesi Suriyeli kabileler için talihsiz bir gelişme. Arap kardeşlerin özellikle Fırat'ta Arap aşiretlerinin yanında durmasını umuyorduk" diye konuştu.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin bölgeye ilgisi sadece PKK ile sınırlı değil. Erbil'deki Kürt Bölgesel Yönetimi de Körfez'in karanlık prensleriyle ilişkileri ilerletti. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, BAE'ye 1 ayda 2 ziyaret düzenledi.
BAE'de Veliaht Prens Zayed ve istihbarat yetkilileri ile görüşen Barzani, bir toplantı için Abu Dabi'de bulunan Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman'la da bir araya geldi. Yerel kaynaklar PKK ve Barzani yönetimiyle gerçekleşen görüşmelerin ardından BAE'den Erbil'e kargo uçakları ile silah geldiğini iddia ediyor.
Silahların kime gittiği ise şimdilik meçhûl. Hem Suudi Arabistan'ın hem de BAE'nin bölgeye ilgisi geçmişe dayanıyor. ABD'nin isteği doğrultusunda DEAŞ'la mücadele bahanesiyle terör örgütüne yüzlerce milyon dolar para aktaran Suudi Arabistan'ın Körfez İlişkileri Bakanı Tamer el-Sabhan, bu yılın haziran ayında da PKK bölgelerine 2 ayrı ziyaret düzenlemişti. Sabhan, bir araya geldiği Arap aşiretlerinin temsilcilerinden terör örgütüne destek vermelerini istemişti.
Söylemek istediğimiz şu:
Türkiye bölgede yalnız kaldı. Amerika, AB ülkelerinin dışında Araplar da aynı cephede Türkiye'ye düşmanlık yarışı içinde.