Yaz mevsiminin sevilen meyvelerinden kavunun hasadı birçok bölgede başladı. Ancak, Denizli'nin Çal ilçesinde, küçük alanda ata tohumundan susuz ve doğal olarak üretilen Çal kavununun yeri bir başka...
Çal Ziraat Odası Başkanı Haşim Ahmet Çil; dışı bembeyaz, içi pembe renkteki meşhur kavunun genlerinin kaybedilmemesi ve gelecek kuşaklara da aktarılması için ürüne sahip çıkılması gerektiğini vurguluyor.
Dünyaya nam salan Çal kavununun, ilçenin sınırlı bölgelerinde ekildiğini ve susuz yetiştirilen kavuna hiçbir şekilde gübre vermeyerek doğal ürettiklerini vurgulayan Çil, şu ifadeleri yer verdi:
“İlçemizde bağcılığın meşhur olduğu kadar, Çal Kavunu ’da meşhurdur. Çal Kavununun üretimi ilçemizde oldukça eskidir. Yerli ata tohumlarımızdan üretimi yapılan kavunun yetiştirilmesinde ilaç, gübre, damlama, sulama yapılmaz. Gelişen teknolojiyle birlikte farklı tekniklerin kullanıldığı tarımda, ilçemizdeki kavun üretiminde geleneksel yöntemler kullanılır. Bunun tadını bilen bu kavunu yiyen diğer kavunlara kolay kolay pek yönelmez”
15-20 LİRADAN PAZARA GİDİYOR
Meşhur Çal kavununun geleneksel yöntemlerle üretildiği için dekardan çok fazla verim alamadıklarını ve kavunun pazarda 15 ila 20 liradan satıldığını söyleyen Çil, "Yerli kavunda, çok uzun raf ömrü, dekardan yüksek verim alınmadığı için yerli kavun üretimi çok fazla yaygınlaşmadı. İlçe merkezinde bağlı mahallelerde kısıtlı alanlarda kavun üretimimiz var. Her şeye rağmen meşhur Çal kavunumuz, tabii ki çiftçilerimiz için ek gelir. Bizim için de önemli. Ata tohumu yerli tekniklerde üretime devam etmeliyiz. Çiftçilerimiz de ürettiği üründen para kazanmalı ki, gelecek yıllarda da kavun üretimine devam etsinler. Ata tohumlarımıza, bu tohumlardan üretim yapan çiftçilerimize destek olmalıyız” dedi