İzmir-Çeşme'de bir beach'e girmek isteyen Aleyna isimli bir genç kadın, kilolu olduğu için plaja giriş izni verilmediğini iddia etti. Dikkat çeken olayı Sabah Gazetesi'nden Mevlüt Tezel gündeme getirdi. 

İddiaya göre Aleyna isimli kadın şunları yaşadı: 

"4 Ağustos günü rezervasyon yaptırdık. Araya tanıdık soktuk. Ama gittiğimizde rezervasyonumuzun olmadığı söylendi. Biz de araya soktuğumuz kişiyi arayıp rezervasyonumuzu onaylattık. Ama yetkili 'İçeri full kapasite. 1 kişiyi bile alamam' dedi.

Gittiğimizde saat 10.30-11.00 idi. Ama önümüzden deli gibi turistler geçiyor. Onlara rezervasyon sormuyorlar bile. Arkadaşım bir kez daha sormak istediğini söyledi. Siz arabaya geçin dedi. Yetkili arkadaşımıza, 'Beach'e girmek için kilolarınız biraz fazla' demiş!..

Bir plaja girmek için sıfır beden olmak zorunda olduğumu bilmiyordum! O kadar tiksindim ki bu yerden. Nasıl böyle bir şey yapabilirler? İnanın birçok ülke gezdim. Bunu yaşamadım. Sizden 2 bin-2 bin 500 TL alacak adamlar size kapıda böyle bir şey sunuyor ve almıyor. Paranızla rezil olmayın." Denize girmek için 2 bin 500 lira vermenin bile yetmemesine mi, rezervasyon için araya adam sokulmak zorunda kalınmasına mı, yoksa işletmenin fazla kiloyu bahane göstermesine mi şaşırayım bilemedim.

ABD'de insanların fazla kiloları yüzünden ayrımcılığa, mobbinge maruz kalınmasını suç kabul eden bir yasa bile çıkarıldı. Bu tarz bir olay Batı ülkelerinde yaşansa o yerin ruhsatını iptal etmekle kalmazlar, haklarında davalar da açarlar. Çünkü Batı ülkelerinde 'body shaming (beden utandırma) suç.

Mevlüt Tezel yazısında 'Aslında Aleyna hatasını da itiraf etmiş. İki fotoğraf çekip sosyal medyada hava atmak için araya adam sokarsan, üstüne 2 bin 500 lira verirsen bu beach'leri yönetenler de kendilerini kral sanar ve canları istediğini içeri alırlar' yorumunda bulundu.