Cumhurbaşkanı Erdoğan: Emeklilerimize verdiğimiz bayram ikramiyesini 3 bin liraya yükselteceğiz ORDU’da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her fırsatta altını çizerek tekrar ettiğim gibi bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Bizim ne dünün CHP’si gibi arkamızda tek parti faşizmin utancı var ne de bugünün CHP’si gibi kendi iç kavgasından başını kaldıramayan, yalan üzerine kurulu bir siyaset tarzımız var” dedi. Emeklilerin bayram ikramiyesinde artış olacağını belirten Erdoğan, “Önümüzdeki bayram, emeklilerimize verdiğimiz ikramiyeyi yüzde 50 artışla 3 bin liraya yükselteceğiz” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuştu. Ülkeye eser kazandırma ve millete hizmet etme yolunda girdikleri her mücadelede Ordu’nun yanlarında olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki dönemde de Ordu’nun bu sevgisine layık olmak için var gücümüzle çalışacağız. Dün Ordu ile aramıza kimseyi sokmadık. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz, değil mi? Bugün de aramıza kimseyi sokmayacağız. İstismar politikası yapanlar, aramıza girmeye çalışanlar, sakın ha bunlara yer vermeyin. Biz aramıza tefrika sokmaya çalışanlarla bugüne kadar yürümedik. Tam aksine biz bizimle bir ve beraber olan, iri olan, diri olan, kardeş olanlarla beraber yürüdük. Bundan sonra da onlarla beraber yürüyeceğiz. Her kim aksini iddia ediyorsa yalancıdır” dedi.
‘ELİ İŞTE GÖZÜ OYNAŞTA OLANLARDAN ŞEHİRLERE HAYIR GELMEZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ordu’nun siyasi hokkabazlıklara değil sadece esere ihtiyacı olduğunu belirterek, “Türkiye Yüzyılı'na hazırlanmaya ihtiyacı var. Elbette bu ülkenin her bireyi istediği partide siyaset yapma hakkına sahiptir. Nereye giderse gitsin. Hangi partide siyaset yaparsa yapsın. Bizim onlarla işimiz yok. Bizim sadece şu anda Cumhur İttifakımız var, AK Partimiz var. Siyasetin namusu, evvela üyesi olduğun, adayı olduğun partiye sadakat göstermen gerekir, öyle mi? Hani eskilerin deyimiyle eli işte gözü oynaşta olanlardan ne partilerine ne de şehirlerine hayır gelir. Biz sadece kendi partimizle, kendi ittifakımızla yol yürüyenlerden mesulüz. Ne diyor? ‘Ben seçimi kazanacağım, ondan sonra AK Parti'ye geçeceğim.’ Bizim onlarla işimiz yok. Bizim onlarla işimiz yok. Biz yola çıktıklarımızla aynen yolumuza ne yaparız, devam ediyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı Ordu’yu Türkiye Yüzyılı belediyeciliğinin örnek şehri yapmak için vizyonuyla, programıyla, projesiyle 31 Mart'a hazırdır” diye konuştu.
‘GİTTİĞİMİZ HER YERDE RAKİPLERİMİZE MEYDAN OKUYORUZ’ “
Her fırsatta altını çizerek tekrar ettiğim gibi bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim ne dünün CHP’si gibi arkamızda tek parti faşizmin utancı var ne de bugünün CHP’si gibi kendi iç kavgasından başını kaldıramayan, yalan üzerine kurulu bir siyaset tarzımız var. Biz, tüm samimiyetimizde ve gücümüzle ülkemizin önünde yeni ufuklar açmanın şehirlerimizi de bu vizyona ayak uyduracak yönetimlere kavuşturmanın gayreti içindeyiz. Bu anlayışta hasret gidermek ve vatandaşımızın sandıkta desteğini istemek için gittiğimiz hemen her şehirde rakiplerimize meydan okuyoruz. Eser ve hizmet müktesebatı konusunda ne belediyelerde, ne iktidarda bizimle yarışacak bir parti zaten mevcut değil. Herhalde milletimiz 17 seçimdir kara kaşımıza, kara gözümüze hayranlığından, her seçimde bizi sandıktan birinci çıkarmıyor değil mi? Sadece bu kadar da değil bizimle, vizyonda, programda, projede yarışacak bir rakip de tanımıyoruz. Mesela herkesin saç saça baş başa kavga halinde olduğu CHP’ye bakıp da başka bir hissiyata kapılmak mümkün mü?” ifadelerini kullandı.
‘BUGÜNE KADAR HÜSNİYETLE ÇIKTIĞIMIZ HİÇBİR YOLDA BİZ YAYA KALMADIK’
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “AK Parti'li bir büyükşehir ve ilçe belediyeleri olduğu zaman artık Ordu’nun kılına zarar gelmez. Ne yapacağız? Samsun’dan Hopa’ya, bu sahil yolunu kim yaptı ? Var mıydı sahil yolu ? Yoktu ama yaptık. Şimdi de yine aynı şekilde yola devam. Yine ülkeye ve millete herhangi bir faydası olmayan partilerin bazıları da tüm stratejilerini kazanmak değil, kaybettirmek üzere kurmuş durumdalar. Yahu senin bu ülkede tuğla üzerine tuğla koyma seviyesinde bir izin bile yoksa, milletin dertlerinden birine bile derman olacak projen veya teklifin yoksa, herhangi bir konuda geleceğe ışık tutacak, fikir üretememişsen birilerine kaybettirmekle eline ne geçecek? Bu kafanın sonu kendileri siyasetin mezat pazarında açık artırmaya çıkarmaktır. Nitekim öyle de oluyor. Biz niyet hayır, akıbet hayır sözüne, gönülden inanan insanlarız. Bugüne kadar hüsnüniyetle çıktığımız hiçbir yolda biz yaya kalmadık. Buna karşılık kafalarında ve karınlarında dolaştırdıkları 40 tilkiyle bizim önümüzü kesmek için yola çıkanların hiçbirinin de sonu hayırlı bir durakta bitmedi. Varsa onlar tilkilerinin kuyruklarını birbirlerine bağlamakla uğraşsınlar. Biz ülkemiz ve şehirlerimiz için yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlatmaya sürdüreceğiz.”
‘DEPREMDEN TERÖRE HİÇBİR BAŞLIKTA EN KÜÇÜK BİR ZAFİYETE İZİN VERMİYORUZ’
Ülkenin her gündeminin kendilerinin gündemi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin her sıkıntısı çözümü bizim sorumluluğumuzdur. Depremden teröre hiçbir başlıkta en küçük bir zafiyete izin vermiyoruz. Bunlarla birlikte kalkınma programlarımızı, yatırımlarımızı, insanımızın ve şehirlerimizin her bir meselesini yakından takip ediyoruz. Tabii bunları söylerken önümüzdeki zorlukları da görmezden gelmiyoruz. Küresel ve bölgesel gelişmelerin etkisiyle ülke olarak içinden geçtiğimiz meşakkatli dönemin bir süredir milletimizi nasıl yorduğunu en iyi biz biliyoruz. Pazartesi Dubai'deydik. Oradan Mısır'a geçtim, oradan döndüm, ülkeme geldim ve durmak yok, yola devam. Tabii bir de buna 6 Şubat depremlerinin ekonomimize çıkardığı 104 milyar dolarlık ilave maliyeti eklememiz gerekiyor. Bu kritik dönemde de önceliği yatırıma, istihdama, üretimi güçlendirmeye verdik. Böylece vatandaşlarımızın çalışacak iş bulabilmesine, evine ekmek götürecek rızık kapısını açık tutabilmesine imkan sağladık” diye konuştu.
‘GAYEMİZ EMEKLİLERİMİZE VE ÇALIŞANLARIMIZA NEFES ALDIRMAK’
Hayat pahalılığıyla mücadeleye de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “Hayat pahalılığıyla mücadele hepimiz için oldukça zorlu geçiyor. Bu mücadelenin bedelini beraberce ödüyoruz. Merkezi yönetim bütçesini hazırlarken, çalışanıyla, esnafıyla, emeklisi ile tüm kesimlerin satın alma güçlerini korumayı hedefledik. Buna rağmen ortaya çıkan dengesizlikleri ek tedbirlerle düzeltmeye çalışıyoruz. Mesela sadece emeklilerimize yaptığımız tek seferlik 5 bin liralık ödemenin, en düşük emekli maaşının sınırını 10 bin liraya çıkartmanın maaşlarda yaptığımız yüzde 50’ye ulaşan zam oranlarının bütçeye maliyeti 300 milyar liradan fazla. Bütçemize ek maliyet getiren bu düzenlemelerle gayemiz emeklilerimize ve çalışanlarımıza biraz nefes aldırabilmektir.”
'ÖNÜMÜZ RAMAZAN ARKASI BAYRAM'
Bayram ikramiyesi ile ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önümüz ramazan arkası bayram. Emeklilerimizin bayram ikramiyelerinde de bütçe imkanlarını tekrar zorlama pahasına bir artış yapmayı planlıyoruz. Biliyorsunuz eskiden emeklinin bayram ikramiyesi diye bir geliri yoktu. Bu uygulamayı ilk defa 2018 yılında biz getirdik. Önce 1000 TL olan bayram ikramiyesini evvela 1200 liraya sonra 2 bin liraya çıkardık. Önümüzdeki bayramda bu rakamı yüzde 50 artışla 3 bin liraya yükselteceğiz. Tabii ülkemizde emekli maaşı alan vefat edenlerin hak sahipleri ile birlikte 16 milyon kişi var. Yapılan her bir iyileştirmenin bütçeye maliyetini buna göre düşündüğümüzde, karşımızdaki tablo çok daha doğru anlaşılacaktır. Şu hususun altını özellikle çizmek istiyorum. Bizim asıl amacımız ekonomide gerçek ve kalıcı refah artışını sağlayacak güçlü bir altyapı kurmak. Şimdi hayat pahalılığı sorununu çözdüğümüzde diğer alanlarda çok daha hızlı yol alabileceğimiz birikime sahibiz” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarını tanıtarak Ordululardan destek istedi.
DHA