Ancak koskoca Beşiktaş’ı stajyer hocaya teslim etmek de bu yönetimin vizyonunun bir özeti…İnşallah yeni başkan ve yeni yönetim bize bunları tekrar yaşatmaz.
Gerçek Beşiktaşlılık ruhu budur
Burak hocadan sonra takımın başına getirilen Rıza hoca Beşiktaş’ın gerçek çocuğu olduğunu gösterdi. Hiç bir beklentisi olmadan kaç maçlık olursa olsun diyerek takımın başına geçerek nasıl bir Beşiktaşlı olduğunu herkese gösterdi.
Başakşehir maçı öncesinde takımın başına getirilen Rıza hocanın elinde elbette sihirli bir değnek yoktu. Ama Beşiktaş ruhu vardı ve bu ruh hem futbolculara hem de tribünlere yansıdı. Taraftar uzun bir aradan sonra takımı yeniden sahiplendi. Bu duygu yoğunluğunda başlanan Başakşehir maçında Beşiktaş daha istekli ve baskılıydı. Maçın hemen başında Necip’in vuruşunu Volkan kurtardı. Gedson ve Rosier’in vuruşları da ilk devre de kaleyi bulamadı.
41. dakikada Başakşehirli futbolcunun Bahtiyar’a yapılan kırmızı kartlık faulü es geçen hakem sahanın yine en kötüsüydü. Elmacık kemiği kırılan Bahtiyar bu faulden sonra çıkmak zorunda kaldı. Sokakta birine böyle hasar verseydiniz altı seneyle yargılanır ama maçta hakemler görmüyor.
İlk devresi berabere biten maçta ikinci devre Beşiktaş baskılı oyunun devam ettirdi. 54. dakikada Tayfur’la gole yaklaşan Beşiktaş, bir dakika sonra Rebic’in muazzam pası, Muleka’nın güzel bitirişi ile golü buldu ve 1-0 öne geçti.
Maç bu skorla sına erince Beşiktaş Rıza hocayla ilk maçında üç puan aldı ve milli araya güzel girdi.
Maç sonu taraftar Rıza hocayı çağırıp üçlü çektirip, bağrına bastı. Futbolcular da Rıza Hoca’ya jest yaparak saha ortasına getirip üçlü çektirdi. Böylece sezon başından beri kaybolan Beşiktaş ruhu yeniden canlandı.
Hoş geldin Beşiktaş’ın çocuğu Rıza hoca.