İSTANBUL

İstanbul'da kaldırım taşıyla öldüresiye darp edilen genç kız ilk kez konuştu: 15 yaşında hayatım karardı

Abone Ol

Geçtiğimiz Perşembe günü saat 15.30 sıralarında Sultangazi’de Eski Habibler Mahallesi’nde meydana gelen olayda, kitaplarını almak için evden çıkan 10’uncu sınıf öğrencisi M.N.K.'nin kız arkadaşıyla iddiaya göre önce parkta bir grup erkeğin sözlü tacizine uğraması ardından kızların peşini bırakmayan grupla çıkan kavgada fırlatılan kaldırım taşı nedeniyle burnuna 5 dikiş atılması ve 5 dişinin kırılması Türkiye'yi ayağa kaldırmıştı.

Olayda gruba tepki gösteren genç kızın arkadaşının ise kulağının kesildiği ortaya çıkmıştı. Tepkilerin çığ gibi büyüdüğü olayda genç kıza kaldırım taşı attığı belirtilen kişi ile 1 kişinin tutuklandığı öğrenilirken, 3 çocuklu bir ailenin ortanca çocuğu olan M.N.K. yaşadıklarını ilk kez İhlas Haber Ajansı muhabirine anlattı. Genç kız burnundaki 5 dikiş ve kırılan 5 dişi nedeniyle sıkıntı yaşarken, ailesi ise şüphelilerin en yüksek cezayı almasını istediklerini ifade etti.

"15 YAŞINDAYIM, HAYATIM KARARDI, YÜZÜM DEĞİŞTİ"

Olayın ardından yaşadığı korku ve şoku hala atlatamadığını anlatan 15 yaşındaki M.N.K., “Her şey çok ani oldu zaten, bende beklemiyordum, 15 yaşındayım, hayatım karardı, yüzüm değişti. Okul hayatım bitti, herkes hak ettiği cezayı alacak. Olaydan sonra hiç sosyalleşme gereği duymadım, istemedim” ifadelerini kullandı.

"NASIL TAŞI ALIR DA ÇOCUĞUN YÜZÜNE FIRLATIRSIN"

Kızının başına gelen olayı duyduğu an büyük korku yaşadığını, kişilerin en büyük cezayı almasını istediğini ifade eden anne Sevil K., “Kızım, tanımıyor kişiyi, hatta okul müdürüyle konuştum, birkaç ay öncesinden nakille geliyor bu çocuk, sadece okulda 2 kere gördüklerini söylediler. Öğretmenler bile çocuğu tam görmemişken benim çocuğum bu insanı nasıl tanısın. Orada kitap almaya gelen onlar da çocuklar, benim çocuğum da oradan kitap almaya gidiyor. İtiş kakış oluyor, öldürme seviyesinde nasıl taşı alır da çocuğun yüzüne fırlatırsın, insanın vicdanı almıyor, aklım hiç almıyor. Allah korusun benim çocuğuma bir şey olmuş olsaydı 4 gündür ateşler içerisindeydim, cehennemde yaşıyor gibiydik, çok şükür bir şey olmadı, bizim yanımızda, Allah bize bağışladı. Ama herkesin yaptığı hatanın bedelinin olduğunu öğrenmesi, bilmesi gerekiyor. Nefes alamıyor 4 gündür, biz nefes alamıyoruz. Bir yudum su içemedi, acilde sadece serumla beslendi biz de aynı durumdaydık, ağlayarak, sıçrayarak uyandı. Kendi halinde bir kız bizim evimizde, 'neredesin kızım' diye seslendiğimde sesi sonradan gelen bir kız, şimdi yanımızdan ayrılamıyor. Dışarı çıksak da bizim yanımızda, evde olsak da bu çocuklarımıza neden bunu layık görüyorlar. Allah başkasına yaşatmasın, gerçekten çok kötü, berbat bir duygu. Kimseye cevap vermiyoruz, kimseyle iletişimimiz yok, kanun arkamızda, yanımızda ne ceza verilirse onu bekliyoruz, inşallah da güzel bir ceza alırlar. Büyük kızımla yolda, tramvaydaydım, eşim bana ‘neredesin, çocuğun dizine taş atmışlar, dizi kırılmış’ dedi. Eşim o sinirle anlamıyor, çocuğumun dişleri kırılmış, burnu yarılmış. Ben acile geldim, çocuğum baygın şekildeydi, arkadaşı, kızımı acile getiren bir adam vardı ‘Ben yoldan geçerken aldım, bir vatandaşım’ dedi. Sonra eşim geldi, adam; ‘Ben size bulacağım, tanıdık çıkar’ falan deyince eşim, ağabey sen bunların kesin tanıdığısın, bizden uzaklaş’ dedi. Babası olduğunu söylemedi yoksa işler daha da büyüyebilirdi” dedi.

"NEDEN AMBULANSI ÇAĞIRIP İLK MÜDAHALE EDİLMEDİ

Kızının yaşadıklarının tüm aileyi çok üzdüğünü bir baba olarak olayın peşini bırakmayacağını aktaran Mehmet K., “Ne yapacağımı şaşırdım, atladım arabaya Haseki hastanesine acile götürmüşler fakat o an şaşkınlıkla baya bir uzaklaşmışım sonra geri döndüm, geldim. Kızımın anlattığına göre vuran çocuğun babasıymış zaten benim kızımı hastaneye götüren. Orada kızım 15-20 dakika baygın halde yatmış. Vuran çocuk babasını, ağabeyini artık arkadaşlarını, etrafını aramış onlar gelmiş. Ambulansı bile aramamışlar. Deli gibi döndüm, durdum, her şey film şeridi gibi gözümün önünden geçiyor, hastaneye gittiğimde vuran şahsın babasıymış, neden örtbas etmeye çalıştılar. Neden ambulansı çağırıp ilk müdahale edilmedi de benim kızım yarı baygın en az 15-20 dakika yattı. Bence bu işte babasının da tanıdıklarının da parmağı var. Tamamen tesadüfi gerçekleşen olaylar, ben haberlerde gördüm; arkadaşlık teklif etmiş, reddetmiş böyle bir şey kesinlikle yok. Vuran çocuğu sadece bir kez görmüş kızım. Çok destek mesajları geldi, arayan soran oldu ayrı ayrı teşekkür ediyorum. İçişleri, Aile Bakanlığı, polisimiz, emniyetimiz, savcılarımız hepsi inanılmaz şekilde dahil oldular olaya, ivedilikle de 2 tanesini yakaladılar, 2 tanesini daha yakalamışlardı" şeklinde konuştu.

"KIZIMA YAPILAN BU HAKSIZLIĞIN CEZASINI BULMASI İÇİN NE GEREKİYORSA YAPACAĞIM"

Kızının olay sonrası travma yaşadığını yalnız kalamadığını anlatan baba Mehmet K, "Kesinlikle yalnız kalamıyor, ağlayarak uyanıyor, dışarı çıkamıyor, sürekli ağlıyor. Bu durum bizi çok üzüyor, 4 gündür daha yeni sıvı gıda, su aldı, biraz çorba içirdik. Dün sabah psikoloğa gittik, olayın sıcaklığıyla yaşadığı travmaların gayet normal olduğunu söylediler. Bütün hayatımdan vazgeçeceğim, ben bu davayı sürdüreceğim, kızıma yapılan bu haksızlığın cezasını bulması için ne gerekiyorsa yapacağım. 2 kişinin tutuklanması çok iyi oldu. İnşallah diğerleri de tutuklanır, benim kızım şu an hiçbir şey hatırlamıyor. Araya giren çocuğun söylediği şu; ‘En son beni o kadar dövdüler ki yüzüme zarar verecekler, kesecekler gibi yere kapaklandım, yüzümü kapattım. Birinin kulağımı tutuğunu hissettim, refleks kafamı çevirmemle beraber bir acı hissettim' dedi. Kulağını kesmişler, kökünden kesip kopartacaklarmış. O esnada bir tanesinin taş alıp, çocuğun üstüne yürüdüğünü görünce kızım bu çocuk benim yüzümden olaya dahil oldu diye dayanamamış. Orada kendini feda etmiş, kızıma gelen taş kazara ama sonuçta bilinçli ve bilerek, o çocuğa da gelebilirdi, öldüredebilirdi” dedi.