Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, "Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından getirilen düzenleme ile kredi kartıyla yurt dışı turizm harcamalarındaki taksitlendirmenin kaldırılması uygulaması seyahat acentalarımızı zorluyor. En azından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bu düzenlemeden muaf tutulması hem Türkiye’deki hem de KKTC’deki turizmciler açısından büyük önem taşıyor." dedi.
Bağlıkaya, son dönemde BDDK tarafından alınan yurt dışı turlara yönelik kredi kartı taksit sınırlandırılması kararında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne düzenlenen paket turların muaf tutulması doğrultusundaki sektör beklentisini dile getirdi.
KKTC'nin Türk lirası kullanan bir ülke olduğuna dikkati çeken Bağlıkaya, şu değerlendirmelerde bulundu:
"KKTC Türk turizmi için çok önemli bir destinasyon. Siyasi, sosyal ve ekonomik olarak bir ve beraber olduğumuz bir ülke. KKTC'ye giden bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Türk lirası harcıyor. Dolayısıyla biz döviz çıkışı söz konusu değil. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından getirilen düzenleme ile kredi kartıyla yurt dışı turizm harcamalarındaki taksitlendirmenin kaldırılması ekonomik önlemler kapsamında anlaşılabilir ancak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bu düzenlemeden muaf tutulması hem Türkiye’deki hem de KKTC’deki turizmciler açısından büyük önem taşıyor."
Bağlıkaya, sosyal medya ve internet siteleri üzerinden yapılan Belgesiz Seyahat Acentacılığı kapsamındaki pazarlama faaliyetlerine de dikkati çekerek bu mecralarda gerçekleştirilen kaçak faaliyetlerin tüketici mağduriyetlerinin en önemli kaynağı olduğunu ve bu haksız yapılarla hızlı ve etkin mücadele edilmesinin önem arz ettiğini aktardı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın turizm amaçlı kiralık konutlarla ilgili mevzuat çalışması içinde olduğunu hatırlatan Bağlıkaya, "Turistik amaçlı olarak kiralanan evler sektörümüz açısından ciddi sıkıntılar yaratıyor.
Türkiye’ye gelen turist sayısı artıyor ama otellerde doluluklar düşük kalıyor. Söz konusu kiralamaların kontrol ve kayıt altına alınması gerekiyor. Bu çerçevede turistik amaçlı kiralanan evler belgelenmeli ve seyahat acentaları vasıtasıyla turistle buluşmalı. Böylelikle vergilendirmesi, kontrolü ve güvenlik ile ilgili boşluklar ortadan kalkar.” diye konuştu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği (KITSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Tolun da KKTC'nin en önemli pazarının Türkiye olduğunu dile getirerek, "Geçmişte BDDK’nın kararına göre Türkiye’de kredi kullanacak kişiler 6 taksitle seyahat satın alabiliyorlardı. 2019 yılında bu karar değiştirildi. Türkiye’de yurt içinde 12 taksit yurt dışında 3 taksite indirildi.
1 Ağustos itibarıyla ise yurt dışında taksitli seyahat satışı kaldırıldı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için Türkiye en önemli pazar. Ercan Havalimanı'na sadece Türkiye’den gelen uçaklar inebiliyor. Biz KKTC’de Türk lirası kullanıyoruz. Bu taksit sınırlamasının KKTC için uygulanmamasını istiyoruz." şeklinde konuştu.
Tolun, KKTC Türkiye arasında uçak fiyatlarının da astronomik olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: "Biz geçmişte KKTC için iç hat uygulaması talep etmiştik. KKTC Türkiye arasında tavan fiyat uygulaması olsun istiyoruz. Çünkü yolcu Larnaka havalimanına kaçıyor. Larnaka’dan yarı fiyatına Avrupa'nın her yerine uçulabiliyor. Bu bizim için ciddi bir kayıp oluşturuyor. Yurt dışından gelen turist Rum tarafına iniyor orada tatilini değerlendiriyor. Vergi düzenlemelerinin yapılıp Türkiye ve Kıbrıs arasındaki uçuşlarda tavan fiyat uygulaması olursa Kıbrıs turizmi hayat bulur."