KÜLTÜR SANAT

Kültürel miras projesi: İstanbul Ansiklopedisi Arşivi çevrimiçi erişime açıldı

Kadir Has Üniversitesi’nin sahip olduğu ve SALT ile 2018 yılından bu yana ortaklaşa yürüttüğü Reşad Ekrem Koçu’nun İstanbul Ansiklopedisi Arşivi çevrimiçi olarak erişime açıldı.

Abone Ol

Kadir Has Üniversitesi, İstanbul Ansiklopedisi’nin çevrimiçi erişime açılması nedeniyle düzenleyeceği Koçu’nun İstanbul’u: Ansiklopedinin Yeni Yüzü etkinliğinde projenin paydaşlarını bir araya getirecek. Kadir Has Üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Gürbey Hiz, Kadir Has Üniversitesi Mimarlık ve Kent Çalışmaları Yüksek Lisans Programı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Tanju, Salt Araştırma Web ve Sosyal Medya Yönetmeni Gamze Cebeci, Salt Arşiv Sorumlusu Mehtap Kuru, Kadir Has Üniversitesi Bilgi Merkezi Yöneticisi Serap Özyurt'un moderatörlüğünde gerçekleştirilecek etkinlikte 6 yıllık İstanbul Ansiklopedisi projesini tüm yönleriyle konuşacak. Etkinlik, 25 Ekim Cuma günü saat 14.00’te Kadir Has Üniversitesi’nin Cibali Kampüsü’nde gerçekleştirilecek.

İstanbul’un geçmişine dair 40 bini aşkın belge

Tarihe tanıklık eden bu eşsiz proje, İstanbul'un büyüleyici geçmişine dair 40 binden fazla belgeyi içeriyor. Reşad Ekrem Koçu’nun 1944-1973 yılları arasında yayınladığı İstanbul Ansiklopedisi'nin basılı 11 cildi (A-G) ilk defa çevrimiçi olarak erişime açılıyor. Ayrıca Ansiklopedinin daha önce hiç yayınlanmamış G-Z arası maddeleri ve toplanmış geniş kapsamlı arşiv de bu platformda ilk kez yer alıyor ve ansiklopedi A’dan Z’ye tamamlanıyor.

Reşad Ekrem Koçu İstanbul’un iki dönemini anlattı

İstanbul Ansiklopedisi, tarihçi ve romancı Reşad Ekrem Koçu’nun (1905-1975) ömrünün büyük kısmını adadığı, ancak tamamlayamadığı kapsamlı bir çalışmadır. Koçu, İstanbul’un “muazzam kütüğü”nü oluşturmak üzere 1944’te başladığı etraflı kaynak tarama ve madde yazımı çalışmalarını vefatına kadar sürdürür. Koçu’nun 24 cilt olarak planladığı ansiklopedinin G harfine kadarki ilk 11 cildi 1973’e dek aralıklarla fasiküller hâlinde basılır.

Sokaklardan mimari yapılara, mühim ya da sıradan şahıslardan şehrin âdetlerine, tarihî olaylardan şehir efsanelerine, nice konu farklı anlatımlar ve resimler eşliğinde kayda geçirilir. Dönemin değerli tarihçi, edebiyatçı, akademisyen ve sanatçılarının katkıda bulunduğu İstanbul Ansiklopedisi, tezkirecilik geleneğiyle Batılı ansiklopedizmi birleştiren bir başvuru kaynağı, bir tanıklıklar derlemesi ya da İstanbul’a dair her şeyi içerme çabasında devasa bir girişim olmasının yanı sıra, bütün bu malzemeyi kendine has bir İstanbul fikri veya imajı olarak yeniden inşa eden sıra dışı bir çalışmadır.

İstanbul’un Osmanlı Cihan Devleti başkentinden Türkiye Cumhuriyeti’nin bir vilayetine dönüşmesine tanıklık eden Koçu, şehri resmederken kazadan cinayete, turistten garsona, kahveden hamama gündelik ve alelade olanı anlatıma dâhil eder. Koçu hayattayken “Aba”dan “Gökçınar (Mehmed)” maddesine kadar basılabilmiş olan İstanbul Ansiklopedisi, resmî tarih anlatısının ötesine geçerek farklı pencereler aralaması sebebiyle 1990’lardan itibaren gitgide daha çok tarihçi ve araştırmacının ilgisini çeker.

Koçu’nun tasarı aşamasında kalmış gelecek ciltler için derleyip kurguladığı kapsamlı malzeme, 2018’de Kadir Has Üniversitesi tarafından devralınmasıyla bütünlüklü olarak ortaya çıkar. 40 bini aşkın belgeden oluşan arşiv, Koçu’nun çalışma yöntemlerine ve 20. yüzyılın ikinci yarısında kısıtlı imkânlarla çok ciltli ve yazarlı bir yayın üretmeye dair verdiği fikirler açısından bir tür “medya arkeolojisi laboratuvarı” niteliği taşımaktadır. “Gökdemir (Döndü)” ile “Zürefa Sokağı” maddeleri arası ciltlerde yer alması planlanmış ve arşivde bir listesi de bulunan maddelerin taslakları, yayımlanmış ciltlerdeki bazı maddelerin erken versiyonları, Koçu’nun kimi durumlarda malzemeye göre maddeler derlediğini düşündüren bağımsız metinler ile fotoğraf, çizim, iktibas gibi büyük bir çeşitlilik arz eden belge grubu, ansiklopedinin karmaşık ve çok katmanlı oluşum sürecini ayrıntılandırır.

iha