Hazine ve Maliye Bakanı ve AK Parti 28. Dönem Mersin Milletvekili Adayı olan Dr. Nureddin Nebati, Habertürk canlı yayınında Zeliha Saraç'ın sorularını yanıtladı.

Mersin'deki seçim çalışmalarına ilişkin, "Mersin’de Bakan olarak teşkilattan gelmemizin avantajını kullandık ve şehir de beni hızlı bir şekilde kabullendi. Güneydoğulu olmamdan kaynaklı da bu avantajı kullandık. AK Parti açısından Mersin’de de bir değişikliği sağladığımızı görüyoruz. Mersin’de dengelerin AK Parti lehine doğru iyi bir şekilde sürdüğünü görüyoruz" ifadelerini kullandı. 

Bakan Nureddin Nebati'nin konuşmalarından öne çıkan haber başlıkları şöyle:

KUR KORUMALI MEVDUAT SONA ERECEK Mİ?

Kur korumalı mevduat 2021’in 20 Aralık’ında piyasa ile paylaşılan en önemli sac ayaklarından bir tanesiydi ve beklediğimiz faydayı gösterdi. Dövize olan talep azalırken, döviz kurlarındaki oynaklığı da ortadan kaldırdı.

Bunu geçici olarak getirmiştik ve halen geçici olarak görüyoruz. Elinde TL olan döviz alıp yastık altına çekeceğine parasını bankaya veya katılım finansa katıldı. Bunun dövize çevrilmesi konusunda bankalar yardımcı oldu. Döviz olarak tutacağı parası bankada kaldı. Sisteme dahil olmuş oldu. Elinde döviz olanlar da Merkez Bankası kaynakları üzerinden değerlendirdi. Şu anda da 2.2 trilyon TL’yi aşmış durumda sistemdeki para.

Kur korumalı mevduattan çıkış için yıl sonunu hedefliyorduk ancak global ekonomik durumu düşündüğünüz zaman dönüşümün kademeli olarak zamana yayılması konusunda bir irade ortaya çıkmış oldu.

Kur korumalı mevduat çağın buluşu oldu. Önümüzdeki dönemde de olmaya devam edecek ve bundan zaman yayılarak kurtulmaya devam edeceğiz. Bankalardaki ve Merkez Bankası’ndaki limiti kaldırdığımız için bu yük Hazine'nin üzerine gelmeyecek. TL’ye güveni artıracak yeni enstrümanlar ortaya koyulacak.

PARA POLİTİKASINDA DEĞİŞİKLİĞE GİDİLECEK Mİ?

Politikaların setini oluşturan Sayın Cumhurbaşkanımız seçmene bir vaatte bulunuyor. Bu da faizlerin artırılmaması yönünde. Bu politikalara uygun şekilde bir yapı ile ilerleyeceğiz. Türkiye ekonomi modeli doğrultusunda faiz artırımı ile ilgili beklenti hemen hemen sıfırlandı.

Son 4 aydır millet ittifakındaki kurmaylara ve liderlere bir soru soruyorum. ‘Faiz artırımına gidecek misiniz?’ Biz mali politikalara uyumlu ilerliyoruz ve bizim için faiz artırımı söz konusu değil, bu çok net. 

Reform niteliğindeki değişimlerin bazen sancılı geçmesi ve doğruluğunun toplum tarafından kabul edilmesi için bir zaman kesitine ihtiyaç var. Bu zaman içerisinde uyumsuzluklar ortadan kaldırılır.

'YATIRIMCILARIN ÖNÜNÜ AÇIYORUZ'

Biz yatırımcıların önünü açıyoruz. Daha önce bu kredileri kullananların sayısı 10 ise şu anda 100’ü geçmiştir. Türkiye ekonomisini taşıyan Kobilerdir. Biz de onların önünü açıyoruz.

Bu dönemde bir dengesizlik olduğu aşikar. Bu uyumun zaman içerisinde olması ve spekülasyonların da seçimlerden sonra bitmiş olmasıyla çözmüş oluruz. Bizim zamana ihtiyacımız var. Serbest piyasanın koşullarıyla oynamayın. Olması gereken yere zaman içerisinde gelir.

Buradaki bütün problem enflasyon. Enflasyonun düşmesi önümüzdeki süreçte devam edecek. Bankacılık sektöründe oluşturulmuş faiz oranlarının sadece Merkez Bankası faiz oranlarına bakarak oluşturulduğunu söylemek doğru değil. Piyasalar uluslararası konjonktüre de bakarak ilerliyor.

'BÜTÇE DİSİPLİNİNDEN HİÇ TAVİZ VERİLMEDİ'

Bütçe konusunda ilk günden beri disiplinden hiç taviz verilmedi ve hep hedeflerin de üzerine geçtik.

Geçen yıl enflasyonu yaşadığımız için, bizim borçlarımız rakamsal olarak artmış gözükse de oransal olarak düştüğünü görüyorsunuz. Bir tarafta gelir artışı, öbür tarafta bizim aldığımız tedbirler ile, tarihimizde ilk defa aralık ayına geldiğimizde, öylesine ciddi bir kasayı oluşturduk ki, Tarım Bakanı’na söylediği rakamın 4 katını, Ulaştırma Bakanı’na söylediği rakamın 3 katını gönderebildik.

Tahminlerin çok üzerinde bir kasa ile girdik. Bu kasa EYT'yi de memur zamlarını da karşıladı. Bütün bunlar bir gerçeği değiştirmiyor. Biz sabah uyandığımızda 110 milyar dolarlık bir servet kaybı ile uyandık. Bunun bir şekilde karşılanması lazımdı bunun için de küçük bir ek vergi yaptık.

Şubat ayında tarihi bir deprem yaşadık ancak mart ayında istihdama 37 bin kişi ekledik. Sanayide ciddi bir düşüş olmuştu mart ayında hemen bunu kapattık. Vergi gelirlerinden 290 milyar TL geçen yıl vazgeçtik. Bu güçlü olduğumuzu gösterir.

'DIŞ TİCARET AÇIĞIMIZ ENERJİ AÇIĞI'

Biz cari açığı geçen yıl kapattık, bitti. Biz salgına rağmen, savaşa rağmen büyüdük. 28 milyar dolardan 2021’de 51 milyar dolarlara çıkan bir petrol ithalatı. 91 milyar dolar da geçen yıl petrol ithalatı yapmışız. Dış ticaret açığımız enerji açığı. Turizmden elde edilmiş olan olağanüstü gelirlerle bunu kapatmayı başardık.

Ekonomi de insan gibi... Ekonominin tüm dengeleri de bazen uluslararası konjonktürden bazen mevsimsel şartlardan, bazen seçim gibi oluşan yapılar ile etkileniyor.

'DÖVİZDE TELAŞLANACAK BİR DURUM YOK'

Döviz ile ilgili seçime gidilirken dengesizlik olması normal. Alımla satım arasındaki makasın çok yüksek olmaması önemli. Seçimden sonra bu toparlanacaktır.

Seçimden sonra döviz kurlarındaki dengesizlik, ikili üçlü fiyatların oluşması, şu anda korkulacak ve telaşlanacak bir durum yok. Piyasa kendiliğinden olması gereken duruma gelecek. Önemli olan döviz kurlarındaki oynaklığın azaltılmasıydı. Biz bunu başardık.