Daha önce de yazmıştık.
Turizmde, özellikle otellerde çalışacak personel sıkıntısı büyüyor.
Sektör temsilcileri bakın ne diyor.
“Otellere personel arıyoruz. İlan veriyoruz baş vuran yok.”
Bu şunu gösteriyor:
Oteller çalışacak kalifiye işçi bulamayınca hizmet kalitesi de düşüyor.
İstanbul Turizm Fuarı (ITF) kapsamında, '2024 Yılı Sezon Değerlendirmesi, 2025 Yılı Beklentileri (Oteller)’ başlıklı panel düzenlendi.
Turizm yazarı Emir Hepoğlu’nun moderatörlüğünü yaptığı panele Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Hakan Saatçioğlu, Turizm Otel Yöneticileri Derneği (TÜROYD) Başkanı Savaş Çolakoğlu, Accor Hotels Türkiye Operasyonları Başkan Yardımcısı Sinan Köseoğlu ve Swissotel The Bosphorus Genel Müdürü Utkan Gülaçtı katıldı.
Panelde konuşan Accor Hotels Türkiye Operasyonları Başkan Yardımcısı Sinan Köseoğlu, “Accor olarak daha da büyümek istiyoruz. Şu anda Türkiye’de operasyonda olan 54, önümüzdeki yıllar içerisinde açmayı planladığımız 25’ten fazla otelimiz var. Bizim turizmde en büyük problemimiz euro sabit kaldığı için gelirlerin artmaması. Giderler TL bazında sürekli arttığı için bize kalan kar marjları düştü. Dolayısıyla herkes arayış içinde” dedi.
2024 sezonuna ilişkin değerlendirmede bulunan Köseoğlu, konu ile ilgili görüşlerini şöyle yansıtıyor:
“2024 yılında ilk çeyrek beklediğimiz gibi geçmedi. Özellikle İstanbul otellerini farklı düşündük. Biraz da Türkiye’deki pahalılaşma negatif olarak etkiledi. İkinci, üçüncü çeyrekler daha iyi geçti ama Temmuz-Ağustos ayları İstanbul ve Bodrum’da beklendiği gibi değildi. Bunun nedenini sadece otelde görmüyoruz. 4 kişilik bir aile 300-400 euroya otelde kalabiliyor daha sonra bir akşam yemeği 1000 euro olunca günlük harcama 1400 euro oluyor. dördüncü çeyrek çok daha iyi. Özellikle Anadolu’daki otellerimiz çok daha iyi durumda. Fiyatlar da güzel gitti. Anadolu’yu güzel bir fırsat olarak görüyorum.”
Otel iş ilanlarına kimsenin başvuru yapmadığını gördük. Bununla ilgili yapılması gereken bir dizi şey olduğunu biliyoruz. İlan açıyoruz, başvuran kimse olmuyor. En son Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bir toplantı yaptık. Popülarite problemimiz var, kimse otel kadrolarına başvuru yapmıyor. Bunun da tek yolunun otelde geçen bir 'dizi' çekilmesi olduğunu düşündük ve bunu Bakanlığa sunduk. Otel konusunda da biz sponsoruz. İstediğiniz şekilde o diziyi çekelim, daha önce bir dizi yapıldı mesela herkes pavyona koştu. İçinden otel geçen dizi yapmamız lazım. Gastronomi tarafından personel sorunu yok, problem otelin diğer kısımlarında.”
Accor’un sürdürülebilirlik konusunda hassas olduğunu belirten Köseoğlu, “Accor, Avrupa ve Fransa menşeili olduğu için sürdürülebilirlik konusunda daha hassas. 2030’da sıfır karbon, 2050’de de kendi enerjisini üretmeye başlayan otellerimiz olması hedefleniyor. Geçen sene sıfır plastik uygulamasına geçtik. Türkiye’de tek çözemediğimiz plastik çöp poşeti. Poşet dışındaki her şey plastiksiz ya da geri dönüştürülebilir plastik” şeklinde konuştu.