Terim'i Bırakın Top Patlak Top

Abone Ol


Nasıl sınırımızda toplar, füzeler patlıyorsa bugün ve geçmişten bu zamana "halının altına süpürülen" sorunlar yüzünden yaşıyorsak büyük acıları, milli takımda da benzer sebeplerimiz var.

"Üç beş eşkıya" diye küçümsediğimiz PKK nasıl 200-300 kişilik gruplar halinde şehir savaşına girişme cesareti buluyorsa bizimle, nüfusu bir vilayetimiz kadar olan bir İzlanda çıkıp evire çevire milli takımı yenip boynu bükük gönderiyor geriye...

Irak ve Suriye sınırımızdaki dağlara, bugüne kadar yüzlerce, binlerce askerî harekât düzenledik, milyarlarca doları "bomba" ve "mermi" olarak dağlara savurduk durduk. 32 yıldır  aynı yöntemleri uygulayıp farklı sonuç almayı bekledik. Peki, hiç "askeri harekâttaki başarısızlık" yüzünden bir veya birkaç askeri yetkiliyi görevden alıp yargıladık mı? Faili meçhullerle ilgili vs. yargılamalar oldu ama onların da çoğu "dönemsel" şirinliklerdi. Terörle mücadele konusunda alınan siyasi kararların bedelini ödeyen siyasetçimiz oldu mu peki?

* * *

Sorun tamamen sistemle daha doğrusu sistemsizlikle ilgili. Terörle mücadelede, ekonomideki kırılmalarda, sosyal çalkantılarda, siyasi krizlerde ve hatta dış ülkelerle yaşadığımız tüm sorunlar sistemle ilgili.

Madem ki bugün Milli Takım'ı ve Fatih Terim'i İzlanda maçından önce kaybettiğimiz 18 candan daha fazla konuşuyoruz, o zaman biz de örneğimizi oradan verelim.

Herkes, olayı Avrupa Şampiyonası'na katılım payı olarak dağıtılan ya da dağıtılmayan hatta adaletsiz dağıtılan prime getiriyor. Arda ve milli takıma alınmayan oyuncular üzerinden eleştiriyor Fatih Terim'i... Oysa Fatih Terim, Milli Takım'ın başına geçtiği 3 yıl öncekinden farklı birisi değil ki!.. Galatasaray'da ne ise, Milli Takım'da da o...

Fatih Terim, sadece Milli Takım Teknik Direktörü değil, Futbol Federasyonu'nun CEO'su gibi yetkilerle donatılmış, Türk futbolunun "herşeyi" olmuş. Tıpkı her kurumda yaptığımız gibi "tek adam" yapmışız Fatih Terim'i... Başkanı olduğu kulübü iflasa sürükleyen başkan ile Fatih Terim'den başka birisini tanıyor musunuz Futbol Federasyonu'nda. Futbolcular ile teknik kadro arasında koordinasyonu sağlayacak, sorunları çözmek için devreye girecek bir menajeri var mı Milli Takım'ın? 2002'deki parlak günlerde görev yapan Can Çobanoğlu gibi bir isim var mı? Yok...

* * *

Futbol Federasyonu'nun, Milli Takım'ın ve Fatih Terim'in sorunu net bir şekilde ortadayken, 3 yıllık görev süresince de, bugün de hiç gündeme getiren yok. Tüm kurumlarımız gibi Federasyon da, Fatih Terim de "kriz yönetme" becerisine sahip değil. Siyasette de, devletle ilgili tüm kurumlarda da gördüğümüz gibi krizleri yönetemiyoruz biz ülke olarak. Ego tavanda, sorunlara çözüm üretmek yerine, sonuçlara bahane üretmekle meşgulüz. Asıl sorunu işaret edeni de suçladık mı, her şey yoluna giriyor, süt liman oluyor sanki!..

Fatih Terim yönetimindeki Milli Takım'da bugüne kadar 3 net kriz yaşandı.

İlk kriz, bir futbolcunun diğerine silah çekmesine varacak kadar uzanan derin bir krizdi. İki futbolcu kadro dışı kaldı önce. Ardından silah çektiği iddia edilen futbolcu takıma çağırıldı, diğeri cezalandırıldı adeta... Zamana bırakıldı sorun ama çözülemedi, gözden kaçırıldı sadece...

İkinci kriz, Volkan Demirel'e, eşine ve çocuğuna milli maça dakikalar kala koro halinde küfür edilmesiyle yaşandı. Volkan Demirel üzüldü hatta öfkelendi. Fatih Terim'e gidip "bu şekilde nasıl oynarım hocam" dedi. Ne yaptı Fatih Terim? Sahada ısınan Milli Takım oyuncularını Volkan Demirel etrafında toplayıp tribünlere tavır mı koydu? Hayır... Volkan Demirel'in stadı terketmesine kadar vardı bu kriz. Aziz Yıldırım "Anahtarını verip staddan kim gönderdi Volkan'ı" diye sordu, ama kendisi de açıklamadı. Fatih Terim bu krizi de yönetemedi. Volkan Demirel, çocuğuna küfredildiği için stadı terk ettiği için "milli hain" ilan edildi ve Milli Takım kadrosuna bir daha alınmadı... Terim, Fransa'daki Avrupa Şampiyonası'nda kendisine ve kızına edilen küfürleri haklı olarak çok sert bir dille eleştirdi. Ama bunu Volkan Demirel'e küfürde yapmadığı için kimse kulak asmadı Terim'e...

Üçüncü kriz de, malum Arda Turan ve bazı futbolcuların "şimdilik" Milli Takım'a alınmamasına sebep gösterilen olaylarda yaşandı. Ne yaşandığını hiç kimse bilmiyor ama fısıltılara göre çok şey yaşanmış. Kriz orta yerde duruyor.

Futbolcular da, Fatih Terim de milyonlarca liralık futbol rantı havuzunda canının istediği gibi kulaç atıyor. Aldığı bin 300 lira maaşla geçinmeye çalışan fabrika işçisi ile emekli de Milli Takım'ın aldığı başarısız sonuçlarla kahrolup soruyor: "Ne istediniz de vermedik!.."