Aydınlık Gölün sırrı nedir?
Aydınlık Gölü; Çin coğrafyasında Taklamakan Çölü ortasında bulunan; Sincan Uygur Özerk Bölgesinde, Turfan Havzasında (çöküntü) bir göldür. Deniz yüzeyinden -154 metre altında olan dünyada ikinci en düşük noktasıdır. Şimdi bu göl tamamen kurumuş ve çok çamurlu ve tuzludur. Turfan şehrinin 50 kilometre güneyinde bulunan gölün batısında deniz seviyesinden 133 metre alçakta olan Qiquanhu Huagong Fenchang isminde bir köy bulunur. Göl ortalama batıdan doğuya 40 kilometre, kuzeyden güneye 8 kilometre boyutundadır.
Ürdün’de bulunan Lüt Gölü (-157 metre) ardından dünyanın en derin ikinci kara parçası (gölü) olan Aydınlık göl (-154 metre) özelliği ile bilinmektedir.
Uygurlar göl ay biçiminde olduğundan “ayışığı (mehtap) göl” anlamında olan, “Ayding köl” adını vermişlerdir. Günümüzde göl üç bölümden oluşmaktadır: dış çevresi alüvyonlu, lığlı yüzeylidir. İç kısım tuz bataklığı iken, gölün ortası saf beyaz ve parlak, ışıl ışıl, tuz kırağı renklidir. Ağustos ayı ortalarında gittiğim Aydınlık Göl üzerinde gezerken; havanın artı +83 derece sıcaklıktan buharlaşmış ve bembeyaz tuz kristal tabakasına bürünmüştü… Çin’in çok önemli tuz gereksinimini bu gölden karşıladığını öğrenmişte oldum… Nefes almakta zorlandığımız için, kısa gürede kendimizi aracımızın içine attık ve Kızıl Dağların yamacından uzaklaştık…
Asya kıtasının merkezi Turfan şehrinde bulunmaktadır
Asya’nın merkezi de burada. Uygur-Sinciang Bölgesindeki Yunfinşan kasabasında bulunan bir yerin, Asya’nın coğrafi merkezi olduğu ve (x,y,z) koordinatlarının (0) olduğu bilinmektedir. Burada, Türkiye başta olmak üzere, tüm Asya ülkelerinin anıtı bulunmaktadır. Ayrıca, Lübnan’da bulunan Lüt Gölünden sonra, dünyanın en büyük ve en derin kara parçası olan ve Çinin en büyük tuz gereksinimini karşılayan Aydınlık Göl – Ay Gölü-Ateş Gölü (-154 m) çevresinde, Ağustos ortalarında (+83) sıcaklık olmaktadır. Bir yarımadayı andıran Antik Yarnaz Kenti ise, MÖ: 460’da yapılmış olup, Turfan havzasında ve İpek Yolu üzerinde, mimari dokusu ve kentsel yaşam özellikleri bakımından özgün olup, araştırmacılara kaynak teşkil etmektedir. Turfan’da bulunan Süleyman Şah ve Tursun Han Medresesi görülmeye değer tarihi güzellikte olup, Turfan’nın kuzey batısında bulunan Karız Cenneti Müzesi; üzüm bağları, dut ağaçları, sebze ve meyvelerin arasında tam bir cennet görünümündedir.
Geleneksel giysileri içinde hoş hoş gülen Karızcı Uygur güzeli badem gözlü Badegül’ün elinden soğuk üzüm suyu, Kazak Türklerinin yaşadığı Altay Dağı’nda beslenen atların sütünden yapılan kımız ya da karız şarabı içmek, unutulmayan bir nostaljiye dönüşür… Adı Ankaracan olan 7 yaşındaki Son Karızcı çocuğun sattığı hediyelik eşyalardan da almayı unutmayın…
Bir yanda, 5565 metre yüksekliğindeki karla kaplı Tanrı Dağları, diğer yanda +48 derecede ve çöl koşullarında Karız sularıyla erken-turfanda (Turfan adı buradan gelmektedir) beslenen sebze ve meyvelerin dayanıklılığı, besin değeri, mineral zenginliği, bereketi ve insanlara bir yaşam sunması açısından daha bir önem kazanıyor. Kullanılan Karızların sayısı 1950’de 1800 iken, günümüzde 600’e kadar düşmüştür. Bölgede yaptığım araştırmalar sırasında, her yıl 23 Karız kanalının yok olduğunu vurgulayan uzmanlar ve üreticiler endişelerini dile getirdi. Giderek yok olan Karızları kurtarma ve yaşatma çalışmaları için Çin Merkezi Hükümeti, Turfan Karız Araştırma Enstitüsü’ne 8 milyon dolarlık bir ödenek göndermiş. Oldukça yetersiz. İnsanlığın ortak mirası olan Karızların kurtarılması için, UNESCO’ya bağlı Dünya Miras Şehirleri Organizasyonu (OWHC) ve Avrasya Miras Şehirleri Koordinatörlüğü devreye girmeli ve Turfan Bölgesi Karızlarını Kurtarma Projelerine destek olmalıdır.
Eğer önlem alınmaz ise, 25 yıl sonra Turfan Karızları tarihe gömülecektir.
Öte yandan, 1991’de başlayıp 2000’de sonuçlanan ve bilim adamlarından Çinli Türkolog Prof. Dr. Zhang Dingjing, araştırmacı David Levis Wiliams, Dr. Gafur Tolmbök, arkeolog Jean Paul Roux ve bazı Rus antropologların araştırmaları neticesinde; Orta Asya’da uygarlık yaratan Türklerin tarihi ve zengin kültürel yaşamı hakkındaki yeni başka belgeler de bulundu. Tanrı Dağları’nın batısında, Kırgızistan topraklarında bulunan Tarkana Vadisi’ndeki Saymalıtaş kaya resimleri bunlardan biri.
Devamı haftaya…