Türk turizmcilerin geleceğe yönelik endişeleri giderek artıyor. Bu sezon büyük kayıp yaşayanlar gelecekten de endişe ediyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) İzmir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Kıvanç Meriç, yaptığı açıklamda, Türk turistlerin son dönemde özellikle Yunanistan gibi komşu ülkeleri tercih etmesinin ana nedenlerinden birinin döviz baskısından kaynaklandığını belirtti.
Türkiye’nin bir zamanlar sunduğu fiyat avantajının kaybolmasıyla, Türk turistlerin yurtdışı destinasyonlarına yöneliminde belirgin bir artış görülüyor. Özellikle Yunanistan’ın Samos adasına olan ilginin bu yıl içinde ciddi bir patlama yaşayarak 150,000 kişiye ulaşması bekleniyor.
Türk turizmcilerin 2024 yılını kayıp olarak değerlendirmemesine rağmen, 2025 yılı için daha büyük kayıplar ve zorluklar öngörüyorlar. Türkiye’nin artan maliyetleri ve yüksek sezonda otellerde yaşanan doluluk oranlarındaki düşüş, turizm sektöründeki bu olumsuz gelişmelerin sadece birkaçını oluşturuyor.
Turizmciler, özellikle yüksek sezonda yeterli gelir elde edemediklerini ve bu durumun gelecek yıl daha da kötüleşeceğini ifade ediyorlar. Bu durum, Türkiye’nin turizmdeki rekabetçi konumunu ciddi şekilde tehdit ediyor ve sektördeki aktörleri zor bir geleceğe hazırlıyor.
Kıvanç Meriç, endişelerini şöyle sıraladı:
“Bunlar 2024 yılı rakamları. Asıl korktuğumuz bizim 2025 yılı. Yani bu tablo bu şekilde devam ederse biz 50 milyon turist, 70 milyon turist, 50 milyar dolar girdi gibi hayallerden vazgeçmemiz gerekecek” diyen yetkili, “Çünkü biz hizmet ihraç ediyoruz. Ve bizim bu rakamlarla artık Akdeniz çanağında diğer rakip ülkelerle rekabet etme durumumuz kalmadı. Dolayısıyla pahalı bir ülke olarak, eski girdi maliyetleri de geri gelmediği sürece pahalı bir ülke olarak bizim müşteri girdimizde, gelen müşteri sayısında ciddi bir azalma olacak ve gelirimizde de elbette ciddi bir azalma olacaktır. Ve bizi korkutan da asıl konu da budur. Yani biz 2024’ü bu anlamda, kayıp bir yıl olarak düşünmüyoruz. Çünkü bu yıl artık bitti maalesef. Yani bu yıl öyle veya böyle geçecek. Yüksek sezonda otellerde ciddi eksiklikler var. Doluluk oranları yüzde 80’leri geçemeyen tesislerimiz var ki normalde temmuz – ağustos ayında yer bulmanız dahi büyük şanstı; yüzde 90-95’in altında otel olmazdı. Ama bu sene öyle bir görüntü yok. Seneye bunun daha da kötü olacağına inanıyorum, durum böyle devam ederse. iyice köşeye sıkışırız. Şimdi şöyle düşünün; turizmciler iyi ayda para kazanıyor. Nisan, mayıs, eylül, ekim aylarında para kazanılmıyor. Onlar sezonu desteklemek ve uzatmak için çabaladığımız dönemlerdir. Asıl para kazanılan dönem haziran ortasından eylülün ortasına kadardır. Biz şu an temmuzun ortasına geldik ve hala o istediğimiz olanakları elde edemedik. Ana sıkıntı bu.”
NG Hotels Yönetim Kurulu Başkanı ve Hizmet İhracatçıları Birliği Turizm Sektör Komitesi Başkanı Hediye Güral Gür, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Gür, otel doluluk oranlarındaki düşüşün geçici olduğunu vurguladı. “Yatırımların tek bölgeye sıkışması arz-talepte sıkıntı yaratıyor,” dedi. Hizmet ihracatında personel sorununun da altını çizdi.
Bloomberg’in haberine göre Hediye Güral Gür, otel doluluklarının geçici bir düşüş yaşadığını belirtti. Talep daralmasının gerçek olduğunu ancak bunun kalıcı olmadığını vurguladı. Gür, “Umarım gelecek yıl yüzde 80 doluluk yaşarız,” dedi. Fazla arzın doluluklara yansıdığını ekledi.