Ancak sıkıntı şurada;
Oteller ve tatil yöreleri kur fiyatından ayarlama yapıyor. Bu da yerli turisti sıkıntıya sokuyor. Yerli Turist Euro ve Dolar Karşısında Zor durumda kalıyor. Çare ise senet gösteriliyor.
Senedin tatil müşterilerin hoşuna gittiği ifade ediliyor. Bu nedenle acenteler de de senetle tatil satmaya başladı.
Turizm sektöründe dikkat çeken ve birçok kesim tarafından endişeyle karşılanan bir gelişme yaşanıyor: Seyahat acentaları, riskli bir yöntem olan senetle tur satışına geri dönüyor. Bu hamle, geçmişte yaşanan ekonomik sıkıntıların tekrarlanabileceği endişesini beraberinde getiriyor. Seyahat Acentaları Senetle Tatil Satışına Geri Dönüyor
Turizmci Cem Polatoğlu, turizm sektöründe yaşanan ve geniş çapta endişe yaratan yeni bir gelişmeye dikkat çekiyor: Seyahat acentalarının, geçmişte ekonomik problemlere yol açmış riskli bir yöntem olan senetle tatil satışına yeniden başlaması. Bu strateji, daha önce yaşanan mali krizlerin tekrar etme ihtimalini akıllara getiriyor.
Ancak, döviz bazlı fiyatlandırmalar yerli turistler için büyük bir ekonomik yük haline geldi. Tek seferde nakit ödeme yapma zorunluluğu, pek çok kişinin tatil planlarını ertelemesine neden oldu.
Senetle satış, başta cazip bir alternatif gibi görünse de, ödeme süreçlerinde yaşanan aksaklıklar nedeniyle birçok tur şirketinin iflasına yol açtı. Taksitlerin ödenememesi, tur şirketleri ve oteller arasında ciddi mali krizlere neden oldu.
2000’lerle birlikte, taksitli kredi kartı sistemi sayesinde tahsilat riski bankalara yüklenmiş ve turizm sektöründe sağlıklı bir büyüme sağlanmıştı. Bu dönem, hem iç hem de dış turizmde büyük bir canlanma yaşanmasını sağladı.
Ancak yaşanan ekonomik kriz ve taksit imkanlarının kalkması, yurtdışı turlarında büyük bir durgunluğa neden oldu. Acentaların bu durgunluğu aşmak için tekrar senetle satışa yönelmesi, sektördeki birçok uzmanı endişelendiriyor. Geçmişte yaşanan mali sıkıntıların bir kez daha gündeme gelme riski, turizm sektöründe yeni bir kriz dalgasının habercisi olabilir.
Turizm sektöründe senetle satışın yeniden gündeme gelmesi, hem tüketiciler hem de sektör profesyonelleri için büyük bir risk oluşturuyor. Bu yöntemin, kısa vadeli satış hedeflerine katkı sağlasa da, uzun vadede turizm sektörünün sağlığını tehdit edebileceği unutulmamalıdır. Tüm gözler, bu gelişmenin turizm sektörüne etkilerine çevrilmiş durumda.
Turizmci Cem Polatoğlu’nun; “Turizmde Yeniden Senet Dönemi” başlıklı yazısı şöyle:
Turizmde Yeniden Senet Dönemi
“80’ler 90’lar. İç turizm hareketlendi. Yurtdışından gelen turiste alışık olan oteller daha çok yerli turistle tanıştı. Ancak euro veya dolar bazlı çalışan otellerin fiyatları yerli turiste yüksek geldi. Tüketici tek seferde nakit ödeme yapmaya zorlandı.
Senet, tatil müşterilerinin hoşuna gitti. 3 derken 5, 5 derken 9 aya varan taksitlerle herkes tatil yapmaya başladı. Ancak ödeme tarihleri gelince bu kez tahsilat sorunları başladı.
Ödenemeyen senetler nedeniyle biriken banka ve otel borçları, tur şirketlerinin belini büktü. Bu girdaptan çıkamayan acentalar ya sektörden ayrılmak ya da iflas etmek zorunda kaldılar.
Ve 2000’lerle beraber tahsilat riskini bankaya yükleyen taksitli kredi kartı sistemi acentaların kurtuluşu oldu. İç ve dış turizm patladı. Yüzbinlerle ölçülen yıllık yurtiçi Türk turist sayıları 13-15 milyonlara yurtdışı Türk turist sayısı da 8-10 milyonlara çıktı.
Ta ki ekonomik krizle beraber yurtdışı uçak ve turlarda taksit kalkana kadar artış ivmesine devam eden yurtdışı turlar, bu kararla birlikte durma noktasına geldi. Durgunluğu aşmak isteyen acentalar, yıllar sonra tekrar senetle satışa başladı.
Umarız, tur şirketlerimiz eskisi gibi ekonomik girdaba girmezler ve yeni iflaslar yaşanmaz.
Tatilcilere ve Acentalara bol senetli tatiller dileği ile.”