Üretim toplumuna dönüşmeliyiz

Abone Ol

Geçtiğimiz hafta Dijital dönüşüm ve ileri teknoloji ürünleriyle ihracata yönelmemiz gerektiği, dışa bağımlılıktan kurtulup çağın gereksinimine ayak uydurarak üretim toplumuna dönüşmeliyiz ana fikri üzerine kaleme aldığım yazımı sizlerle paylaşmıştım. Bu bağlamda; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının özellikle OSB'lerde Dijital Dönüşüm ve İleri Teknoloji Eğitimi veren tematik okullarından bahsetmiştim. Bu okulların sayısının artması gerektiğini ve Bakanlığın OSB'lerde 100 tematik okul hedefi olduğu bilgisini sizlere aktarmıştım. Konunun takibindeyim bu anlamda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Ümit Ünal'ı ziyaret ettim.

Dijital Dönüşüm, ileri teknoloji ve katma değer ürünlerin milli ekonomiye katkıları üzerine uzunca sohbet ettik. OSB'lerde Dijital Teknoloji Eğitimi veren tematik okulların sayısını artıracaklarını belirten İl Müdürü Ümit Ünal hedeflerinin ülkemizi bilim merkezi, teknoloji üssü ve ileri sanayi ülkesi yapmak olduğunu söyledi.

OSB'ler Sanayinin can damarı burada yetişecek nitelikli insanlarımız üreten Türkiye'nin mimarı olacaktır. Sanayi ve Teknoloji İstanbul İl Müdürünün heyecanı, üretime yönelik pozitif yaklaşımı beni umutlandırdı. Piyasaların kaynadığı dövizin ateşinin düşmediği bu günlerde neler anlatıyorsun diyenleriniz olabilir. Oturup karalar bağlamanın zamanı değil arkadaşlar milli ve yerli politikalarla derhal üretim hamlesi yapmalıyız.

Bu bir mili meseledir dış güçler geçmişte vardı şimdi var gelecekte var olacaktır önemli olan bizim ne yaptığımızdır. Sanayide çağa ayak uydurarak yapacağımız üretim hamleleri bizim geleceğimizi kurtaracak. Bu bağlamda; Üretime yönelik dijital dönüşüm, katma değer ürün, yazılım mühendisliği v.b konularda yapılan, yapılması düşünülen milli ve yerli her türlü projeyi desteklemeliyiz ve takipçisi olmalıyız. Döviz kurunun çıldırdığı ekonomik savaş içerisinde olduğumuz bu günlerde üreten bir ülke olma yolunda önemli adımlar atmalıyız. Türkiye'nin artık üretime yönelmesi ileri sanayi ülkesi olma yolunda önemli kararlar alması gerekiyor.

Bu bağlamda; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın çalışmalarını kısa, orta ve uzun vadeli planlarını İstanbul İl Müdürü Ümit Ünal'a sordum. Bilim, teknoloji ve yenilik alanında, bilim insanlarına, özel sektöre, üniversitelere ve kamu sektörüne destekler sağlandığını belirten Ünal; İlgili ve bağlı kuruluşları aracılığıyla kurum ve kuruluşlarla işbirliği içerisinde önemli çalışmalar yürüterek ve ülkemizin dışa bağımlılığını azaltıcı programlar geliştirerek Türkiye'nin bilimsel ve teknolojik ekosistemini güçlendirmeyi hedefledikleri söyledi.

Bilim merkezi, teknoloji üssü ve ileri sanayi ülkesi bir Türkiye inşa etmeyi hedefliyoruz diyen Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü; bu hedef doğrultusunda ülke olarak bilim, teknoloji, inovasyon ve ar-ge gibi çalışmalarla teknolojisi yüksek ürünler üreten rekabetçi bir sanayi altyapısı oluşturmayı planladıklarını. Bu bağlamda;  Ülkemizde orta ve yüksek teknolojili ürünlerin üretimi hedefiyle gerçekleştirilen kamu-üniversite-sanayi işbirliği çalışmaları kapsamında teknoloji geliştirme bölgeleri, Ar-Ge merkezleri ve tasarım merkezlerine yönelik çalışmalara hız verildiğini belirtti.

Ünal; Ar-Ge ve inovasyonun bir ekosistem işi olduğunu ve ekonomide bir kaldıraç görevi üstlenmesi gerektiğini belirtiyor. Ar-Ge çalışmalarını dönüştüren gücün ise insan kaynakları ve finansal kaynaklardan oluştuğunu söylüyor. Bu bağlamda; Bakanlığın yürüttüğü programlar ile bu iki kaynağı besleyen destekler sunduğunu, ayrıca ülkemizdeki sanayinin ve hizmet sektörünün dönüşümünü sağlamak amacıyla  TÜBİTAK ve KOSGEB tarafından verilen birçok desteği KOBİ'lere ve girişimcilere ulaştırdıklarını belirtiyor.

OSB'LER SANAYİ ÇARKIMIZIN ÖNEMLİ DİŞLİLERİ

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Ümit Ünal dijital dönüşüm, ileri teknoloji başlıkları altında İstanbul'daki OSB'lerin önemine değinerek, OSB'ler Türk Sanayi çarkının önemli dişlileridir diyor.

Ünal gazetemize verdiği özel açıklamada; Günümüzde geldiğimiz noktada dijital dönüşüme, yazılıma ve bilişime yatırım yapmak bir tercih değil, zorunluluktur. Bunu başarabilecek tecrübemiz, altyapımız ve hepsinden önemlisi inancımız tamdır.

İstanbul sahip olduğu potansiyel bakımından Türkiye'de sanayi, bilim ve teknoloji alanlarında ilk sırada yer almaktadır. Bizim de bu ilde faaliyet yürüten kamu kurumları, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları olarak aramızdaki iletişim ve koordinasyonu artırarak güçlerimizi birleştirmemiz ve İstanbul'un potansiyelini ülkemiz için verimli çıktılara dönüştürmemiz gerekiyor. Bu amaçla gerçekleştirilecek her türlü çalışmada İl Müdürlüğü olarak yer almak önceliklerimiz arasındadır.

Sanayimizin gelişiminde lokomotif görevini yerine getiren programlarımızın, yürüttüğümüz çalışmaların ve sunduğumuz desteklerin sanayiciye aktarılmasında organize sanayi bölgeleri kilit önem taşıyor. Organize sanayi bölgeleri sundukları hizmetlerle sanayi çarkımızın önemli dişlilerini oluşturuyor. Bu bağlamda; İstanbul Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü olarak sanayicimizin her zaman yanındayız diye konuştu.

Üreten, ihraç eden bir Türkiye hepimizin hayali olmalı dışa bağımlılığa son verecek bu hamleleri yaptığımız zaman dünyanın en güçlü ekonomileri arasında yer alabiliriz. Dış güçler kafaya koydu bizi batıracak biz ne yapacağız birbirimizi mi yiyeceğiz? Hayır milli ve yerli ekonomik politikalar ile birlik beraberlik içerisinde üretim toplumuna dönüşeceğiz. Bunun reçetesini ekonomistler yazacak siyasiler uygulayacak bizde soracağız, sorgulayacağız takipçisi olacağız.