Geçtiğimiz hafta Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, kafamızdaki sorularla ilgili açıklamalarıyla biraz da olsa yüreğimize su serpti..
Bakan, olası İstanbul depremine hazırlık için köprü ve otoyollara yönelik güçlendirme çalışmalarına dikkat çekerek “İstanbul'daki iki tane köprümüzün askı halatlarını yeniledik. 15 Temmuz ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde de halatları yeniliyoruz ve rutin kontrollerini yapıyoruz. Özellikle otoyollar üzerindeki viyadüklerin güçlendirme çalışmaları hızla yapılıyor” dedi.
Bu konuda İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Tuncer Çelik'in de bazı açıklamaları var. Mahsurları ortaya çıkan köprü askılarının düşey askılarla değiştirildiğini ve daha uygun hale getirildiğini anlatan Çelik, Avrasya Tüneli’nin de tüm olumsuz koşullara dayanacak şekilde yapıldığını söylüyor:
“Fay hattı, tüneli kesmediği için deprem anında sorun yaşanmayacaktır. Avrasya Tüneli'nden korkmayalım.”
Köprüler ve tünel için bu açıklamalar endişelerimizi bir nebze azaltırken, Bakan Uraloğlu olası depremde İstanbul'dan "tahliye ve acil yardım"ın hangi noktalardan sağlanacağını da açıkladı. Uraloğlu, Kuzey Marmara Otoyolu'nun İstanbul'un aort damarı olduğuna işaret ederek şöyle diyor:
“Biz Kınalı-Malkara dediğimiz Çanakkale istikametinden gerek tahliye gerekse acil yardımı yapıyor olacağız. Aynı şekilde Osmangazi Köprüsü’nden de Kuzey Marmara Otoyolu’ndan da tahliye sağlanacak.”
Bunlar güzel haberler.. Peki İstanbul’da sığınmak için ilk akla gelecek yerler olan okullar ve hastaneler… Onlarda acaba durumumuz nedir diye düşünürken, İstanbul Valisi Davut Gül'den de okullarımızdaki çalışmalar hakkında bilgiler geldi:
"99 Marmara depremi biliyorsunuz ki bir milat oldu ve yapılardaki standartlar değişti. 2006 yılında, 1999 depreminden önce yapılan okulların dayanıklılıklarının artırılması için İstanbul’a özel bir proje koordinasyon birimi kuruldu. O dönemde yapılan analizlerde, 99 depreminden önce bin 418 okulumuz varmış. Bu okulların tamamı çeşitli testlerden geçirildi ve bunların bin 351 tanesinin elden geçirilmesi gerektiğine karar verildi. Bu bin 351 okulun 769 tanesi deprem güçlendirmeye tabi tutulmuş, 438 okulumuz da yıkılıp tekrar yapılmış. Geriye kalan yaklaşık 144 okulumuz ise 6 Şubat depremi öncesi ve sonrasında kademeli olarak boşaltılmış. Özellikle 6 Şubat depreminden sonra boşaltılan 93 okulumuzla ilgili; 68’inin yıkılıp yeniden yapılmasına, 25’inin ise güçlendirilmesine karar verilmiş. 144 okul hariç diğerleri zaten tamamlanmış durumda; bu 144 okulun 50'si bu dönem içerinde tamamlanmış olacak. Diğer 90 civarı okulumuz da 2024 yılı eğitim öğretim dönemine yetişecek. Dolayısıyla riskli olduğunu bildiğimiz ve eğitim öğretime devam eden hiçbir okulumuz yok. Özel okullarla ilgili ayrı bir çalışma yapılıyor. Onlarla ilgili de uygun zamanda sizleri bilgilendireceğiz."
Peki hastaneler? Hastanelerimizde durum maalesef daha karmaşık halde. İstanbul'da bugüne kadar "riskli olduğu halde hizmet veren" birçok hastane, 6 Şubat depreminden sonra kapatıldı veya taşındı. İstanbul'daki hasta yükünün büyük kısmını karşılayan ve birçok yerleşkesi değişik bölgelere dağıtılan hastanelerimizde ise son durum şöyle:
İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi: Hizmetler durduruldu ve hastanenin tahliyesi kararlaştırıldı. Polikliniklerin bir bölümünün sağlam binalarda devamına karar verildi.
Haseki Kardiyoloji Enstitüsü: Ayakta ve yatan hasta hizmeti durduruldu.
Kağıthane Devlet Hastanesi: Tahliye kararı alındı, hastane Seyrantepe’deki Etfal Hastanesi’ne taşınmaya başlandı.
Baltalimanı Kemik Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi (EAH): Tahliye edilmesi gündemde.
Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi EAH: Acil binası yıkılacak. Sultan 2. Abdülhamid Han EAH bahçesinde kurulacak prefabrik binaya taşınacak. Ayrıca Sancaktepe Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi’nde ameliyathane tahsis edilecek. Haydarpaşa Numune Tıbbiye Binası’ndan 20 poliklinik verilecek.
Haydarpaşa Numune EAH: Çocuk Hastalıkları binası ve 38 yataklı acil kliniği içinde olan binası kapatılacak. Bu hizmetler Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi’ne taşınacak. İç Hastalıkları, Nöroloji ve Enfeksiyon Hastalıkları bölümleri de Prof. Dr. Feriha Öz Hastanesi’ne taşınacak. Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği ise Zeynep Kamil’e taşınacak.
Sultan 2. Abdülhamid Han EAH: Bazı binaları yıkılacak. Hastane bahçesine poliklinik ve klinik ihtiyacını karşılayacak prefabrik bina yapılacak.
Fatih Sultan Mehmet EAH: A Blok (Göz Kliniği ve Ameliyathanesi), H Blok Fizik Tedavi Kliniği ve üniteleri boşaltılarak Prof. Dr. Feriha Öz ve kendi hastanesinde C blok zemine taşınacak. Hastane bahçesine acil, ameliyathane, anjio ve poliklinik için ek prefabrik bina yapılacak.
Erenköy Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi: Hastaneye Sancaktepe Şehit Prof. Dr. İlhan Varank EAH’ın Çekmeköy Ek Hizmet Binası'ndan 1 kat tahsis edilecek. Ayrıca tüm poliklinikler Merdivenköy poliklinikleri yerleşkesine taşınacak.
Erenköy Ruh Sağlığı ve Hastalıkları EAH: Hastane bahçesinde prefabrik bina yapılacak.
Üsküdar Devlet Hastanesi: Hastane bahçesine prefabrik bina yapılacak.
Şişli Etfal Hastanesi: Acil ve Kadın Doğum dışındaki tüm servisler kapatılmış durumda. Seyrantepe Etfal Hastanesi’ne taşındı.
Evet! Çalışmalar elbette takdir edilesi ve güzel; fakat belli ki bu tedbirler için çok ama çok geç kalınmış. Binalarımız depreme göre tasarlanmamış veya yapılmamış!
99 Marmara depremi bizlere depremi, fay hatlarını, ülke olarak depremle yaşamak zorunda olduğumuzu öğretti. Çünkü Marmara depreminden önce bu kavramları pek bilmiyorduk. Ama demek ki ciddiyetiyle anlamamışız. Aradan geçen 24 yıla rağmen yapılanlar ve sonuçları ortada!
6 Şubat depremi ise lütfen artık bize "depremin değil binaların öldürdüğünü" öğretsin. Ve umalım ki, Marmara depremi sonrasında yaptığımız gibi, bu bilgiyi de esgeçmeyiz ve binalarımızı güçlendiririz! Güçlü binaları ülkemizin olmazsa olmazı yaparız!