Gazi Üniversitesi'nde Tasarım Öğretmenliği okuyan Şehadet Kurt, çektiği fotoğrafların yakın çevresi tarafından beğeni toplaması üzerine düğün fotoğrafçılığı işine başlamış. Evlenen gelinlerin doğum zamanı gelince de "doğum fotoğrafçılığı"nı da eklemiş işlerinin arasına.
Kadın Kadına köşemin bu haftaki konuğu düğün, nişan ve doğum gibi insanların en mutlu anlarında onların fotoğraflarını çekerek ölümsüzleştiren özel gün fotoğrafçısı Şehadet Kurt. Gazi Üniversitesi Tasarım Öğretmenliği bölümü mezunu olan Kurt, fotoğraflarının yakın çevresi ve sosyal medya üzerinden beğenilmesi üzerine arabasını satarak kendisine ekipman almış ve fotoğrafçılığa başlamış. Şimdilerde yüz bine yakın takipçi sayısı ile yüzlerce çiftin hayatına dokunan Kurt ile mesleğini konuştuk.
- Fotoğrafçılık tutkunuz nasıl başladı?
"İlkokulda iken resime olan yeteneğim hocalarım tarafından fark edilmişti ve eğitim hayatım da bu şekilde gelişti. Lisede grafik bölümü, üniversitede de Tasarım Öğretmenliği bölümünü bitirdim. O dönemlerde arkadaşlarımın ve yakın çevrem çektiğim fotoğrafları çok beğeniyorlardı ve sürekli onların fotoğraflarını çekmemi istiyorlardı. Bir süre sonra ben de fotoğrafçı olmaya karar verdim ve arabamı satarak ekipman aldım. Sosyal medyanın da etkisi ile bugünlere geldik. 100 bine yakın takipçim var ve bugüne dek sayısız çiftin fotoğraflarını çektim."
EN MUTLU ANLARINDA YANLARINDAYIM
- İnsanların her zaman en mutlu anlarında olmak nasıl bir duygu?
"Gerçekten çok güzel bir duygu. Kişiye sürekli bir enerji veriyor. Bir süre sonra çiftler ile aile gibi oluyoruz. Çekimlerimiz de çok eğlenceli geçiyor. Çekimler 2-4 saat arasında değişiyor. Bazen tam gün aldığımız çekimler de oluyor. Kuaförden gelin almaya, pasta kesimine kadar her anında yer aldığımız çiftlerimizle mutlu oluyoruz."
- Fotoğraf sizin için ne anlam ifade ediyor?
"Fotoğraf benim için anı anlamına geliyor. Üzerinden yıllar geçse de hep o güzel an ile hatırlanıyor fotoğraflar."
- Düğün fotoğrafçılığında çiftlerin kaç kare fotoğraflarını çekiyorsunuz? Rekorunuz nedir?
"Rekorum 2 bindi ancak çiftler seçmekte zorlandıkları için 300-350 kare fotoğraf ile sınırlıyoruz."
- Mekan olarak nereleri tercih ediyorsunuz?
"Çiftlerimiz karar verse de genel olarak, Yıldız Parkı, Belgrad Ormanı, Kilyos, Adile Sultan Kasrı gibi mekanları tercih ediyoruz."
DÜĞÜN GÜNÜNDE ÇEKİM ÖNERMEM
- Düğün günü çekim öneriyor musunuz?
"Düğün günü çekim kesinlikle önermiyorum. Kuaförde bir aksaklık yaşanabiliyor, gelin alma olayı uzun sürebiliyor, ya da bir eşya unutulabiliyor. Bazen yüzüklerini unutup gelen çiftler oluyor inanın. Yorgunluk oluyor ayrıca gelinlik dış çekim olduğu için kirlenebiliyor. Bu yüzden düğün günü ben de çekim almamaya özen gösteriyorum."
DOĞALLIK ÇOK ÖNEMLİ
- Eskiye göre, düğün fotoğrafçılığında neler değişti?
"Herkes çok farklı ve özel olmak istiyor, doğal pozlar arıyor. Bizler kurgulamaya çalışsak da her zaman en güzel pozlar habersiz olanlarından çıkıyor. Her işte olduğu gibi, fotoğrafçılıkta da doğallık çok önemli. "
- Çekim esnasında çiftler gerilince ortamı nasıl yumuşatıyorsunuz?
"Mola veriyoruz, çünkü acıkmış ya da yorgun olabiliyorlar. Sabah kahvaltı etmeden, su bile içmeden gelen gelinlerimiz olabiliyor. Biz de o günü en rahat şekilde atlatabilmeleri için onlara yardımcı oluyoruz. Rahat etmeleri açısından spor ayakkabı giymelerini öneriyorum. Eşyalarını unutmaları için sık sık hatırlatma yapıyorum."
- Unutamadığınız bir anı var mı?
"Gaziantep'te gittiğimiz bir çekimde, orada bir hana girdik. Çekimler bitip dışarı çıktığımızda her tarafın karla kaplı olduğunu gördük. Her yer bembeyazdı ve biz çekimleri öyle gerçekleştirmiştik."
- Özel gün fotoğrafçısı olmak isteyenlere neler tavsiye edersiniz?
"Öncelikle çok istemesi ve sadece bir iş olarak bakmaması gerekiyor. Dış çalışma şartları zorlasa da her zaman enerjik ve güleryüzlü olması gerekiyor."
- Peritozu Photography isimli İnstagram hesabınızın adı nereden geliyor ve size ulaşmak isteyenler için iletişim bilgilerinizi paylaşır mısınız?
"Gelinleri hep peri olarak düşündüğüm için, bu ismi koydum. Bana İnstagram üzerinden peritozuphoto hesabı ya da 0545 250 89 30 Nolu numaradan ulaşabilirler."
DOĞUM FOTOĞRAFI TABUSU YIKILDI
- Doğum fotoğrafçılığına nasıl başladınız peki?
"Düğün fotoğraflarını çektiğim gelinler doğurmaya başlayınca bu alana da girmeye karar verdim. İstemeden, nişana, kına ve düğünden bebeklerinin doğumuna, 1,2 ve 3. yaşlarına kadar fotoğrafçılıklarını yaptığım çiftler var. Artık ailenin bir kızı olarak görmeye başladılar beni. Onların her anlarında olmak çok güzel."
- Doğum fotoğrafçılığı ülkemizde yeni yeni ortaya çıkmış bir fotoğrafçılık türü. Siz bu alanda neler yapıyorsunuz, ne gibi hizmetler sunuyorsunuz?
"Doğum fotoğrafçılığı uzun yıllardır bir tabu idi ancak son yıllarda bu tabu aşıldı. Artık her anne çocuğunun o en özel anlarının hatırası kalsın istiyor. Bizim de anlaşmalı olduğumuz özel bir hastane var ve burada oda süslemesine kadar her şeyiyle daha rahat ilgilenebiliyoruz. Annelerin doğuma enerjik girmeleri ve bebeklerine kavuştukları o ilk an çok önemli. Anne, özellikle bebeğinin hayata merhaba dediği ilk anı, doktorun onu tuttuğu anların fotoğraflarını görünce çok mutlu oluyor. O anlarda video da alıyoruz ve hepsi birer güzel anı olarak kalıyor."
- Doğum fotoğrafçılığının zorlukları neler?
"Tarih ve saat belirlenemediği için her an hazır olmalısınız, ikinci bir mesleği doğum fotoğrafçılığı kesinlikle kabul etmiyor. Özellikle gece doğumları bizi zorlayabiliyor. Çantam her zaman hazır, makinelerimin şarjı her zaman dolu olmak zorunda. Bayram zamanı doğurma ihtimali olan anne adaylarım olduğu için, İstanbul'dan çok da uzaklaşamıyorum ancak o bebeklerin ilk anlarını çekmek her şeye değer. Bir anne olarak, anne adaylarını çok iyi anladığımı düşünüyorum."
ŞİDDETİN TEMELİNDE SEVGİSİZLİK YATIYOR
- Ülkemizin kanayan yarası kadına yönelik şiddete dair, neler söylemek istersiniz?
"Kadına yönelik şiddetin temelinde iletişimsizlik ve sevgisizlik yatıyor. Çiftler zaman içinde içlerindeki saygıyı yitiriyorlar ve ayrı ayrı iki hayat yaşamış oluyorlar. Bu sorunun eğitimle çözüleceğine inanıyorum. Ayrıca, kadınların çalışma hayatında daha aktif bir şekilde yer almaları gerekiyor. Devletin bu noktada teşviklerde bulunması çok önemli."