Chanel markası, Paris Moda Haftası'nda çok ilgi gören yeni koleksiyonuyla sahne aldı. Sunumda, klasik Chanel unsurlarını modernize eden tasarımlar ön plandaydı. Coco Chanel’in ikonik zarafet anlayışını günümüze uyarlayan tasarımcılar, romantik danteller, şeffaf dokular ve sofistike detaylarla koleksiyona yenilikçi bir bakış kazandırdı. Özellikle 1920’lerin ve 30’ların zarafetini yansıtan parçalar, seyircilere nostaljik bir yolculuk sunarken aynı zamanda çağdaş bir tarz ortaya koydu.
Gösterinin baş mankeni, ünlü isimlerden oluşurken koleksiyonda hem gece elbiseleri hem de gündüz stilleri dikkat çekti. Siyah ve beyaz ağırlıklı bir renk paletiyle hazırlanan kıyafetler, minimal ama çarpıcı detaylarla birleştirildi. Chanel’in geleneksel kesimlerine sadık kalınırken, yeni kumaş teknolojileri ve modern dokunuşlar da koleksiyona dahil edildi. Bu koleksiyon, Chanel’in köklü geçmişine duyduğu saygıyı günümüz modasının beklentileriyle harmanladığını gösterdi.
2. İtalyan markadan yeni işbirliği
Moda dünyasının iki güçlü markası Versace ve Marni, sıra dışı bir işbirliğiyle dikkatleri üzerine çekti. Versace’nin cesur ve parlak stilini Marni’nin sanatsal ve özgün tasarım diliyle buluşturan koleksiyon, Milano Moda Haftası’nda tanıtıldı. Çarpıcı renkler, iddialı desenler ve asimetrik kesimler, koleksiyonun öne çıkan unsurlarıydı. Hem günlük parçalar hem de özel davetlere uygun parçalar içeren koleksiyon, moda dünyasında yeni bir soluk getirdi.
Koleksiyondaki her bir parça, iki markanın da kendine has özelliklerini taşıyarak, ikonik bir stil sunmayı başardı. Marni’nin sanatsal yaklaşımı ve Versace’nin klasik çizgilerinden ilham alan bu işbirliği, moda eleştirmenleri tarafından büyük beğeni topladı. Özellikle genç nesil arasında popüler olan bu işbirliği, modanın sınırlarını zorlayan ve markalar arası işbirliklerinin geleceğini şekillendiren bir adım olarak görülüyor.
Tercih kökene dönüş oldu
Gucci, kökenine dönerek Cruise 2026 koleksiyonunu Floransa'da sergileyecek. Bu gösteri, markanın doğduğu şehir olan Floransa ile olan bağını yeniden vurguluyor. 15 Mayıs 2026’da gerçekleşecek olan defileye "Gucci Firenze" adı verildi ve tam mekan detayları henüz açıklanmadı. Gucci'nin kurucusu Guccio Gucci'nin 1921 yılında başlattığı marka, Floransa'da büyüdü ve bugün hala şehirdeki tarihi Via de' Tornabuoni mağazası, merkezi ofisleri ve arşivleriyle köklü bir varlığını sürdürüyor.
Bu etkinlik, Gucci'nin daha önce de Cruise 2018 koleksiyonunu Palazzo Pitti’de sergilediği ve Alessandro Michele'nin yaratıcı yönetiminde Floransa'nın tarihi atmosferine vurgu yaptığı anları anımsatıyor. Gucci, özellikle son yıllarda birçok defilesini İtalya'nın çeşitli şehirlerinde düzenleyerek, köklerine olan bağlılığını her fırsatta gösteriyor. Şimdi ise bu yeni defileyle, markanın zengin kültürel mirasını ve İtalyan moda dünyasındaki önemli yerini bir kez daha Floransa'nın ikonik dokusu ile kutlayacak.
Şeytanın kış sezonu hazırlığı
‘’Şeytan Prada Giyer’’ filmine atıfta bulunarak başlayalım. Prada markası, kış sezonuna özel olarak hazırladığı yeni koleksiyonunda ağır kumaşlar ve koyu renk tonlarıyla güçlü bir tarz sergiledi. Monokrom renk paletleri ve katmanlı tasarımlar koleksiyona sofistike bir görünüm katarken, parçalar zamansız bir şıklık sunuyor. Özellikle kalın kaşmir ceketler ve deri aksesuarlar, koleksiyonun öne çıkan unsurları arasında yer alıyor.
Koleksiyonda, klasik Prada çizgileri modern bir şekilde yorumlanarak, soğuk kış aylarına uygun bir estetik yaratıldı. Pratiklik ve şıklığı birleştiren tasarımlar, kış gardıroplarının vazgeçilmezleri olmaya aday. Prada’nın zarif ve sade çizgilerini koruyarak hazırladığı bu koleksiyon, markanın sadelikten ödün vermeden sofistike bir görünüm sunduğunu kanıtlıyor.