Anneye yazılan şiirler, söylenin şarkılar, çığrılan türküler, uzun havalar duygularla yüklüdür. Yüreğinizde bir ince sızıyı, gözünüze yürüyen yaşı hissedersiniz:  

Sevgiden sevinçten böyle pek uzak

Yaşamak bilsen ah ne acı anne.

Yılların saçında yaktığı her ak,

Şu ıssız gönlümün son tacı anne”

“ Anneme Mektup” başlıklı şiirinde Vehbi Cem Aşkun böyle diyordu.  Sivas Folkloru denildiğinde hemen aklımıza gelenlerin başında yer alıyordu.

Vehbi Cem Aşkun, 1909 yılında Sivas’ta doğdu. Babasının adı Ömer Lütfi, annesinin adı Huriye'ydi. İlk ve orta öğrenimini Sivas'ta tamamladıktan sonra İzmir Erkek Öğretmen Okulu'nu bitirdi. Yedi yıl Merzifon'da ilkokul öğretmenliği yaptıktan sonra, Gazi Eğitim Enstitüsü'ne devam etti. 1937 Gazi Eğitim Enstitüsü'nün Türkçe Bölümü'nden mezun oldu. Sivas Ortaokulu'na tayin oldu. 45 yıl fiilen yazarak, okutarak Sivas’a hizmet etti.

Vehbi Cem Aşkun, yazı hayatına İzmir Öğretmen Okulu'nda okuduğu yıllarda başlamıştı. 1929-1930 yıllarında İzmir’de çıkan Hizmet, Ahenk, Yeni Asır, Anadolu ve Halkın Sesi adlı gazetelerde, ayrıca Fikirler adlı dergide yazıları yayımlanmıştı.

1938 Sivas'a gelince burada çıkan Kızılırmak, Sivas Postası ve Ülke gibi gazetelerde yazdı. Sivas'ta Şair Feyzi Kutlu ve Avukat Ahmet Göze ile Kızılırmak ve Ülke gazetelerini çıkardı, yönetti. Yine Sivas'ta 4 Eylül ve Yayla dergilerini yayınladı. ayrıca Çığır, Dikmen, Sanat gazetesi ve Ulus gazetelerinde yıllarca yazı yazdı.

24 Şubat 1933 günü açılan Sivas Halkevi, 1936 yılı Mayıs ayından itibaren Ortayayla adında bir dergi çıkarmaya başlamıştı. Dergi, 17. sayısından itibaren isim değiştirerek “4 Eylül” adını almıştı. 31 Mart 1942 tarihinde 51. sayısını yayımladıktan sonra yayım hayatına son vermişti.  Dergide Sivas ve çevresinin tarihi, çevrede yetişmiş ve tanınmış kişilerin yaşam öyküleri, halk şairlerinin hayatları, eserleri, folklor, sosyal hayat, ekonomi, sağlık ve spor gibi konularda yazılar yer almaktaydı.

Sivas Halkevi tarafından yayınlanan kitapların bazıları Vehbi Cem Aşkun’a aitti. Bunlar folklor, edebiyat ve tarih ağırlıklı eserlerdi.  Vehbi Cem Aşkun, bir bütün olarak Sivas folklorunu ilk defa ele alıp yayınlamıştı.

Sivas Folkloru’nun ilk cildi, Sivas Halkevi Dil, Tarih ve Edebiyat Kolu Yayınlarının altıncı kitabı olarak Kâmil Matbaası’nda 1940 yılında çıkmıştı. Bir yıl sonra Sivas Folkloru’nun ikinci cildi yayınlandı.

Vehbi Cem Aşkun bu kitapta, Sivas'ın tarihçesi, sanat ve kültür durumunu, Sivas folklorunu, evlenme, düğün, dünürlük, söz kesme, nişan okuma, düğün, hamam, kına gecesi, gelin götürme, gibi gelenek ve görenekleri anlatmıştı.

Vehbi Cem Aşkun, Sivas Şairleri adlı kitabı Kamil Matbaası’nda 1948 yılında Sivas Halkevi Dil, Tarih ve Edebiyat Kolu’nun 13. kitabı olarak çıktı. 408 sayfalık kitabın oluşturulmasında şairlerin çoğunun şiirleri basılı olmadığından, zorunlu olarak, yazılmış cönklerden, defterlerden faydalanılmıştı.

Vehbi Cem Aşkun’un bazı şiirleri bestelenmişti. Sadettin kaynak tarafından nihâvend makamında bestelenen şiiri şöyleydi:

“Ne dert kalır ne hüzün

Bir sudur akar zaman

Seni ilk gördüğüm gün

Dedim ah, benim olsan

Ay değil yıllar geçti

Kavuşmak şimdi bir an

Kış geçti, bahar geçti

Dedim ah, benim olsan

Yeter, üzme, çabuk gel

Uzamasın bu hicran

Bu günlerden çok evvel

Dedim ah, benim olsan

Vehbi Cem Aşkun’un çocuk şiirleri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Yüz Temel Eser arasına alınmış ve okullarda okutulması zorunlu kitaplardandır. 

Vehbi Cem Aşkun’un otuza yakın kitabı vardı. Folklorun dışında çocuk edebiyatı, tarih, roman, aşık edebiyatı gibi alanlarda eserler vermişti.

Aşkun, ölümünden bir süre önce birkaç folklorik eser hariç bütün kitaplarını Cumhuriyet Üniversitesi'ne bağışlamıştı. Üç çocuk babası olan ve ömrünü Türk kültürüne hizmet etmeye adamış olan Vehbi Cem Aşkun, 8 Ocak 1979 tarihinde Eskişehir'de vefat etmişti.