Bütün duygular sinirliyken açığa çıkar. Partnerinizin sinir anında size sarf ettiği sözler, yakıştırmalar, tanımlamalar gündelik yaşam içerisinde bir kez de olsa düşünülmüş ifadelerdir.

Kendini feda edici sevginin başarılı olduğu düşüncesi koca bir yanılsamadır. Kendini feda etme olarak tanımlanan bu durumun kökleri bireyin çocukluğuna kadar dayanır. Değişmeyen tek bir gerçek vardır ki siz kendinizi ne kadar feda ederseniz karşınızdaki kişinin bunu sürekli normalleştirecek olmasıdır. Yani gelinen son noktada duyacağınız söz yine “ne yaptın ki?” olacaktır. Çünkü dünya denge üzerine kuruludur. Buna insan ilişkileri de dahildir. İnsan ilişkilerinde bu denge prensibi iletişim aracılığıyla çalışır.

Ben senin için nelerden vazgeçtim!

Peki ben de size sormak isterim. Partneriniz hayatınıza girmeden önce siz kimdiniz? Sizi siz yapan özellikler nelerdi? Neden kendinizi vazgeçmek zorunda hissettiniz? Bu vazgeçtiğiniz kişiler, alışkanlıklar her neyse çok mu etik dışı ve kabul edilemeyecek durumlardı da siz bunlardan vazgeçtiniz. Madem öyleydi neden bu kendi inisiyatifinizle vazgeçtiğiniz durumların vicdani sorumluluğunu şimdi partnerinize yüklüyorsunuz? İlişkilerde hakaret içermeyen ancak duygusal bütünlüğü bozacak sinsi ifadelerden biridir “senin için yaptım” demek. Unutmayın ki tüm bunları yaparken siz de istediniz. Bu vazgeçişler aslında sadece sizin tercihiniz ve tercihlerinizden sadece siz sorumlusunuz. Bununla yüzleşmek ağır geldiği için bu sorumluluğu tek başına partnerinize yüklemeniz ilişkinizi istediğiniz noktaya getirmeyecektir. Geçtiğimiz hafta ne istemediğimiz üzerine konuştuk. Artık kendimizle yüzleşip, ne istemediğimizi bildiğimize göre partnerimize yönelik iletişim stratejilerine geçebiliriz.

Anladın mı?

Partnerinizle olan konuşmalarınızda sürekli “anladın mı?” sorusunu yöneltmek saygısızlık içeren bir durumdur. Ne yazık ki bu sorunun altında “ben dili-sen dili” adı verilen iletişim hatası yer alır. Bu soruyla beraber partnerinize biz kavramının dışında bir algı vererek ayrıştırma hissiyatı oluşturursunuz. Bu sorunun karşısında partnerinizin sinirlenerek “tabii ki anlıyorum neden anlamayayım ki” şeklinde bir cevap vermesi yüksek olasılıklıdır. Bunun yerine anlatabildim mi sorusunu yöneltmek hem ifadelerinizin doğru anlaşılıp anlaşılmadığını teyit edecek bir sorudur hem de suçlayıcı değildir.

Sinirliyken söyledim

Size bir ipucu. Bütün duygular sinirliyken açığa çıkar. Partnerinizin sinir anında size sarf ettiği sözler, yakıştırmalar, tanımlamalar gündelik yaşam içerisinde bir kez de olsa düşünülmüş ifadelerdir. Düşünülmeyen hiçbir kelime dile düşmez…