Aradan kırk yıl geçmiş. 4 Ekim 1984’de kaybetmiştik mutlu sonla biten aşkların yazarını. Kuşku yok ki, Muazzez Tahsin Berkand, Türk edebiyatında popüler roman türünün en önde gelenlerinden adı simgeleşmiş yazarımızdı.
Cumhuriyet ile birlikte popüler roman tefrikalarında ve kitaplarında bir patlama yaşandı. Romanlar önce gazetelerde tefrika hâlinde yayınlanmakta, sonra kitap olarak basılmaktaydı. Özellikle kadın yazarlarımız, popüler aşk romanlarının öncüsü oldular. Bunlardan biri de Muazzez Tahsin Berkand'dı.
Muazzez Tahsin Berkand’ın asıl adı Muazzez Meryem’di. Avukat Hasan Tahsin Bey’le Ayşe Hanım’ın kızı olarak 1899 yılında Selanik’te doğdu. 1912 yılında, Balkan Savaşı’ndan sonra İstanbul’a göç ettiler. Özel hocalardan ders alarak Fransızca ve İngilizce öğrendi. İstanbul Feyziye Lisesi’ni bitirdikten sonra bir süre Kumkapı’da Fransız rahibelerin okulunda okudu.
Daha sonra Kız Öğretmen Okulu’nu bitirdi. Kısa bir süre Türkçe ve Fransızca öğretmenliği yaptı. Derin bir hayranlık duyduğu Halide Edip Adıvar’ın önerisiyle çalışmak üzere 1917’de Suriye’ye” gitti. İki yıl Türkçe öğretmenliği yaptı.
Kurtuluş Savaşı sonrası, İstanbul’a dönen Berkand, birkaç yıl Fransızca ve ahlak dersleri verdi. Öğretmenlik mesleğini bıraktı. 1956 yılına kadar Osmanlı Bankası’nın Hukuk İşleri Bölümü’nde çevirmen ve daktilo-sekreter olarak görev yaptı.
Muazzez Tahsin Berkand’ın ilk romanı, Sen ve Ben 1933 yılında yayımlandı. Romanlarında hep aşkı ve duygusal konuları işledi Kahraman olarak ele aldığı kişilerin büyük çoğunluğu dönemine göre çağdaş, ilerici kadınlardı. Bu kadınlar sadık, erdemli, onurlu, gururlu, çalışkan, dürüst kişilerdi.
Berkand, popüler Türk romanı ve sineması açısından önemli bir yere sahip olmasına rağmen eserleri, şimdiye kadar Yeşilçam kültürü olarak algılandığı için Türk edebiyat tarihinde ikinci plana atıldı.. Romanlarını kolay okunan, hoş bir olay örgüsüne sahip ve sade akıcı bir dilde yazdı.
Belli başlı kitaplarını şöyle sayabiliriz : Aşk Fırtınası, Aşk Tılsımı, Aşk ve İntikam, Aşkla Oynanmaz, Ateşli Kalp, Bahar Çiçeği, Bir Genç Kızın Romanı, Bir Gün Sabah Olacak Mı?, Bir Rüya Gibi, Bulutlar Dağılınca, Bülbül Yuvası, Büyük Yalan, Çamlar Altında, Çiçeksiz Bahçe, Dağların Esrarı, Garip Bir İzdivaç, Gençlik Rüzgarı, Gönül Yolu, İki Kalp Arasında, Işık Yağmuru, Kalbin Sesi , Kezban, Kırılan Ümitler, Kıvılcım ve Ateş, Kızım ve Aşkım (Perdeler), Küçük Hanımefendi, Lale, Mağrur Kadın, Mualla, Nişan Yüzüğü, O ve Kızı, Saadet Güneşi, Sabah Yıldızı, Sarmaşık Gülleri Sen ve Ben, Sevgim ve Gururum, Sevmek Korkusu, Sonsuz gece, Uğur Böceği, Uzayan Yollar, Yabancı Adam, Yılların Ardından…
Toplumsal gerçekçilikten uzak aşk romanları olarak nitelenen bu eserler, bugün 1940’lı yılların zaman cemiyet hayatının ve eski İstanbul'un nasıl olduğunu görmek isteyenler için oldukça hoş saptamalar taşımakta, kaynak olarak yararlanılmaktalar.
Muazzez Tahsin Berkand, her ne kadar popüler romanları ile tanınsa da, onun onlarca hikâyesi ve çocuk kitabı da bulunuyordu.
Berkand'ın romanlarından yirmi beşi Türk Sineması'na uyarlanmıştı. Bunlardan bazıları şunlardı: "Sönen Yıldız","Bülbül Yuvası", "Küçük Hanımefendi","Mağrur Kadın", "Çiçeksiz Bahçe", "Kezban", "Gençlik Rüzgârı", "Günah Bende mi?", "Mualla", "Yılların Ardından", "Aşk ve İntikam", “Garip Bir İzdivaç", "Sevgim ve Gururum", "İftira", "Sabah Yıldızı", "Sarmaşık Gülleri", "Saadet Güneşi", "Bir Genç Kızın Romanı", ve "Aşk Fırtınası".
Kerime Nadir ve Muazzez Tahsin Berkand; Cumhuriyet'in ilk yıllarında yetiştiler. Kerime Nadir çoğunlukla kavuşamamış âşıkların romanını yazdı. Muazzez Tahsin hep mutlu sonla bitirdi. Buna rağmen kendisi hiç evlenmemişti.
4 Ekim 1984 tarihinde İstanbul’da öldü. Saygıyla anıyoruz. Ruhu şad olsun.