Bodrum turizm sektöründe işlerin beklendiği gitmediği belirtiliyor. Sezonun en yüksek döneminde dolulukların yüzde 50’lere düştüğü Bodrum’da, maliyetler nedeniyle işten çıkarmaların başladığı kaydedildi.

Antalya ve Bodrum'daki lüks otellerde durum iç açıcı değil başlıklı yazımızı teyit eden yeni bilgiler geliyor. Kurban bayramı dönemi de dolulukların yüzde 90’ları gördüğü Bodrum’da sezon genelinde beklenen yoğunluğun oluşmadığı kaydedildi. İlçe genelindeki 5 yıldızlı otellerde dolulukları yüzde 40-50 seviyelerine düştüğü, bu nedenle tesislerin çalışanları işten çıkarmaya başladığı bildirildi.

Sektör temsilcileri beklentilerinin gerçekleşmediğini ifade ediyor. Bu yıl için 1,5 milyon turist hedeflenen Bodrum’da, döviz kurunda yaşanan artışlar ve yükselen fiyatlar nedeniyle dış pazardan da ilgi görülmedi. Yerli turistin de pahalılık nedeniyle Bodrum’a ilgisi azaldı.

Turizmciler, müşteri kayıpları sebebiyle ilk olarak işçi çıkarmaya yöneldi. Bir diğer problem ise gıda tedariği oldu. ‘Her şey dahil’ otellerde gıda tedariki sorunu yaşandığı öğrenilirken, geçtiğimiz sezonlarda 3 aylık çekler veya sezon sonu verilen ödemeler, artık peşin alınmaya başlandı. Yeme ve içme tedariki sağlayan firmalar, nakit ve peşin ödeme talep ediyor. Ödeme almayan firmalar da otellere gıda tedarikini kesiyor.

Profesyonel otel işletmecisi ve BOYD yöneticisi olan Hüseyin Softa, sezonun iyi gitmediğini ifade ederek hem iç pazarda hem de dış pazarda müşteri sıkıntısı yaşadıklarını belirtti. Sezonun en hareketli zaman diliminde olmalarına rağmen beklenen müşteri kapasitesine ulaşamadıklarını belirten Softa, kendilerine gelen verilerin, sektör açısından risk teşkil ettiğini ifade etti.

Softa, “Sezon itibariyle içinde bulunduğumuz zaman diliminin en hareketli zamanlar olması gerekiyordu. Yani doluluk oranlarımızın yüzde 95 olması gerekirdi. Ama tablo tam tersine gidiyor. Veriler, bizler için iyi şeyler söylemiyor. Otel doluluk oranlarımız yüzde 50’lere kadar inmiş durumda. Bu rakamlar bizleri üzüyor” diye konuştu.

Sektörde yaşanan düşüşte deprem ve seçimlerin etkili olduğunu dile getiren Softa, “Aslında sezona iyi başlamadık. Hem deprem hem de seçimin etkisiyle bir güvensizlik ortamı oluştu. Yurt dışında deprem etkisiyle satışlarımız olmadı. Arkasından seçimin olması güven kaybına neden oldu. Bunun yanı sıra yabancı turist için Türkiye, az tercih edilen ülkeler arasına girdi. Daha önceki yıllarda, bu tür şeyler konuşulmuyordu. Rusya-Ukrayna savaşı da turizmi ciddi bir şekilde etkiledi” dedi.

Softa, maliyetlerle birlikte ekonomik zorluklar çektiğini ve eleman çıkarma yoluna gittiğini belirterek şu bilgileri verdi.:

, “Yarımada genelinde oteller ciddi ekonomik sorunlar yaşıyor. Buna bağlı olarak birçok otelde eleman çıkartmalar başladı. Herkes bu mevsimin ‘çok iyi’ geçmesini bekledi ve kadrolaşmayı da buna göre yaptı. Doluluk oranlarının gittikçe düşmesi ve ilerleyen aylar içinde bir umudun görülmemesi nedeniyle bütün oteller, maliyetlere yüklendi. Burada da önce personel azaltma yönetimini seçiyorlar. Bunda sezonun ortasında asgari ücretin belirlenmesi de etkili oldu. Çünkü bu şekilde sadece asgari ücreti artırmış olmuyorsunuz, işletmecinin başka yükümlülüklerini de artırıyorsunuz. Tesisler de artan maliyetlere, personel çıkartarak önlem alıyor, oldukça üzücü bir durum. ‘Her şey dahil’ sistemle çalışan otellerde gıda tedarikinde de önemli sorunların yaşandığını biliyoruz. Ürün satan firmalar, peşin satışa döndü. Çünkü turizm firmalarının gidişatlarından emin değiller. Vadeli verdiklerinde, sezon sonu ödeme alıp alamayacaklarını bilemiyorlar. Bizden ya peşin ya da 15 günlük çekler talep ediyorlar. Biz oteller ödemelerimizi, acentelerde 60 ile 90 günlük vadelerle alıyoruz. Bu durum, biz otelcileri zor duruma düşürüyor. Zaten öz kaynaklarımız yetersiz. Gıda için artık peşin ödeme sistemi dayatıldı. Bu da işletmelerimizin mali denge politikasını ciddi anlamda bozdu. İçinde bulunduğumuz süreç, gerçekten çorlu bir süreç. Bu sistemle sezon sonu birçok otelimiz iflas edecek veya borç batağıyla karşı karşıya kalacak.”

Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Başkanı Ömer Faruk Dengiz, yoğun geçen bir bayram sonrası ciddi bir düşüş yaşadıklarını söyledi. Artan maliyetleri otel fiyatlarına yansıtmaları sonrası talebin düştüğüne dikkat çeken Dengiz, “Enflasyon odaklı maliyetleri, oda fiyatlarına ekleyince yurt dışı tatil merkezlerini de fiyatlarda geçmiş olduk. Örnek verecek olursak, Dubai’deki veya Amerika’daki tatil bölgeleriyle fiyatlarımız aynı oldu. Yabancı turist geçen seneye göre yüzde 56’lık bir fiyat farkı görünce doğal olarak tatil planlarını iptal ediyor veya tercihini farklı bölgelerden yana kullanıyor. Körfez Savaşı’ndan bu yana turizm sezonu ilk defa bu kadar kötü bir süreç yaşıyor” dedi.

Bodrum’da birçok otelin maliyetler nedeniyle küçülmeye gittiğini söyleyen Deniz, “Büyük ve küçük ölçekli işletmelerde, maliyetler nedeniyle elaman çıkarma yöntemi devreye girmiş durumda. Otel ve işletmeler, her sezon öncesi acentelerle anlaşmalar yapar. Bu anlaşmalarda kar ve maliyet hesapları yapılır ve sezona böyle başlanılır. Tabi bu süreçte az da olsa belli oranda, hesapta olmayan maliyetler de eklenir. Fakat yapılan son zamlar ve askeri ücret hesapta yoktu. Her şeyimizi bir sene önce ayarlıyoruz. Sonradan KDV değişikliği, konaklama vergisi gibi birçok vergi çıktı; bunlar direncimizi kırdı. Yüzde 30-50 oranında artış yaptığımızda ise farklı tablolarla karşılaşıyoruz. Bu son zamlar bize de çok zarar verecek” diye konuştu.

Otellerdeki gıda tedariki sorununa da değinen Dengiz, “Hepimiz aslında birbirimize bağlıyız. Biz Merkez Bankası’nın sıkı ekonomik tedbirleri nedeniyle tedarikçi firmalarla karşı karşıya geldik. Kredi kartları taksitleri sınırlandırıldı. Uzun süreli çekler kabul edilmiyor. Peşine döndü her şey. Bu da işletmecileri zorluyor. Birçok tedarikçi firma, teminat mektubu istiyor. Teminat mektubunun faiz oranları yüksek, bu da bize maliyet olarak geri dönüyor. Bu ekonomi politikaları, turizmciyi bitirme noktasına getirdi” dedi.

Turizm işletmecisi Bahattin Öztürk de aynı sorunlardan şikayetçi. Özellikle otellerin eleman çıkarma sürecine itirazda bulunan Öztürk, konuya dair destekleyici teşviklerin yapılmasını talep etti. Öztürk, “Gelinen noktada, işletmelerin maliyet yükü çok artmış durumda. Özellikle asgari ücretin sezon ortasında artmasıyla ve diğer ek maliyetlerle işletmeciler, nefes alamaz haline geldi. Bu noktada eleman çıkarma yerine ilgili bakanlıkların teşvik ödemeleri yapması daha doğru olur. SGK veya İŞ-KUR üzerinden teşvik ödemeleri yapılırsa bunun önüne geçilebilir” ifadelerini kullandı.