OpenAI, “12 günlük sevkiyat” olarak adlandırdığı ürünlerini piyasaya sürerek teknoloji dünyasında dikkatleri üzerine çekti. Bu süreçte video oluşturma aracı Sora ve yazma-kodlama aracı Canvas tanıtıldı. Ancak, OpenAI’ın bu iddialı girişimi, bazı aksaklıklar nedeniyle gölgelendi.

OpenAI'nin baş ürün sorumlusu Kevin Weil, “Bilgisayarlar her iki ayda bir (Moore Yasası’na atfen) daha önce mümkün olmayan şeyleri yapabiliyor” diyerek teknolojik sıçramaların hızına dikkat çekti. Ancak bu hızlı değişim sürecinin, ürün geliştirme aşamasında belirsizliklere yol açtığını da kabul etti. Nitekim Sora’nın piyasaya sürülmesinden kısa bir süre sonra yoğun talep nedeniyle erişim 'askıya' alındı. Ayrıca, aracın gerçekçi hareket tasvirlerinde yaşadığı zorluklar ve bazı nesnelerin rastgele kaybolması gibi sorunlar, kullanıcılar tarafından eleştirildi. Teknoloji yorumcuları da Sora’nın “dört ayakla yürüyen her şeyi berbat ettiğine” dair eleştirilerle, bu aceleyle tamamlanmış eksikliklere dikkat çekti.

Google’ın Cevabı ve Aracı Yapay Zekânın Potansiyeli

Bu gelişmelere paralel olarak, Google da sektörde geri kalmamak adına hızla adımlar attı. 11 Aralık’ta yeni üretken yapay zekâ modeli Gemini 2.0’ı tanıtarak, Astra ve Mariner adlı iki aracı yapay zekâ modelini duyurdu. Astra, kamera görüntülerini analiz ederek farklı dillerde açıklamalar yapabiliyor; Mariner ise çevrimiçi alışveriş gibi görevlerde kullanıcı adına işlem yapabiliyor. Ancak bu araçlar da mükemmel olmaktan oldukça uzak. Astra, tarihi tablolarla ilgili bir demo sırasında tabloların sergilendiği şehirleri doğru şekilde tanımlayamadı. Mariner ise alışveriş sepetini doldurabildi ancak ödeme işlemini tamamlayamadı.

Aracı yapay zekâ uygulamaları (Agent AI), sektörde büyük umutlar vadediyor. Bu araçlar yalnızca bilgi sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda doğrudan eylemler gerçekleştirebilme yetenekleriyle yeni bir teknoloji evrimini müjdeliyor. Örneğin, kullanıcılar adına rezervasyon yapmak, projelerde görev atamak ya da karmaşık süreçleri yönetmek gibi yetenekler sunabiliyorlar. Yapay zekâ veri şirketi Scale, bu teknolojinin “sohbetten eyleme geçişi” mümkün kılacağını ve 2025’in en büyük teknolojik atılımlarından biri olacağını öne sürüyor. Nitekim Salesforce’un yapay zekâ aracı Agentforce, piyasaya sürüldüğü hafta 200’den fazla müşteriyle anlaşma yaparak dikkatleri üzerine çekti.

Teknolojinin Önündeki Engeller

Aracı yapay zekâ teknolojisinin geliştirilmesinin kolay olmadığını belirtmek gerek. Öncelikle, bu yapay zekânın yalnızca ne yapılması gerektiğini değil, bir görevin nasıl yapılacağını da öğrenmesi gerekiyor. Bu, özellikle karmaşık görevlerde yüksek miktarda ve doğru türde veriye ihtiyaç duyulmasını beraberinde getiriyor. Rutin görevlerde bu sorun olmayabilir; ancak birden fazla değişken içeren durumlarda uygun veri setleri oluşturmak oldukça zor olabilir.

Bir diğer önemli zorluk ise güven meselesidir. Kullanıcılar, bir aracı yapay zekânın kararlarına ne kadar güvenebilir? Örneğin, bir tatil planı yaparken bu aracın gerçekten en iyi seçeneği mi sunduğu yoksa algoritmanın "uygun" gördüğü bir alternatifi mi önerdiği sorgulanabilir. Benzer şekilde, ülkemizde harita uygulamalarının gerçekten en uygun yolu mu yoksa “uygun görülen” ücretli otoyolları mı önerdiği tartışma konusu olmuştur. Bu tür şüpheler, Google’ın Mariner gibi araçlarının ödeme işlemleri gibi kritik görevleri bilinçli olarak devre dışı bırakmasına neden oluyor.

Aracı Yapay Zekânın Geleceği

Tüm eksikliklere ve eleştirilere rağmen, sektör bu teknolojinin geleceğinden oldukça umutlu. Aracı yapay zekâ, yalnızca teknoloji sektöründe değil, sağlık, eğitim, ticaret gibi pek çok alanda devrim yaratma potansiyeline sahip. Kullanıcı deneyimini geliştiren bu tür yeniliklerin, teknolojinin insan hayatındaki etkisini daha somut hale getireceği düşünülüyor.

Ancak bu uzun ve zorlu yolculuk yalnızca teknolojik başarılarla değil, aynı zamanda kullanıcıların güvenini kazanmaktan geçiyor. İnsanlar, yapay zekânın yalnızca bir araç değil, aynı zamanda güvenilir bir ortak olmasını bekliyor. Bu beklentiler karşılanabilirse, yapay zekâ dünyasında gerçek bir dönüşüm gerçekleşebilir.