Takip edenlerin gayet iyi bildiği üzere, ülkemizdeki yasal altyapının çalışma hayatını geliştirmekten uzak olduğu, hatta çoğu zaman gelişimin önünde engel teşkil ettiği fikrimi defaatle dile getirmişimdir. Gerek 4857 sayılı İş Kanunu, gerek Sosyal Sigortalar mevzuatı ve ilişkili diğer mevzuat, dünyada gayet başarılı şekilde uygulanan farklı çalışma modellerinin ülkemizde uygulanamamasının önündeki en büyük engellerden biri olagelmiştir. Uzaktan çalışma, serbest çalışma, çevik çalışma, paylaşımlı çalışma ve part time çalışma modelleri ülkemizde sistemli biçimde gelişmekten ziyade, özel sektör tarafından zaruri olarak geliştirilmekte ve mevzuata rağmen uygulanmaktadır. En basit örnekten yola çıkacak olursak; dünyanın çoğu ülkesinde yaygın olarak başvurulan part time çalışma yöntemi ülkemizde yaygın değildir ve bunun başlıca nedeni mevzuatın kısmi çalışmanın önüne minimum ve maksimum süreler koymuş olmasıdır. Dolayısıyla istihdam dünyası gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını ve alternatif çalışma modellerinin mevzuata uyumlanmasını istemekte ve beklemektedir. Eylül ayında açıklanan Orta Vadeli Planda (OVP) bu hususlara değinilmiş olması farkındalık açısından sevindirici bir gelişme. Şimdilik nasıl sonuçlanacağı bilinmemekle birlikte, OVP aşağıdaki niyet beyanlarını içeriyor.

-            Sosyal güvenlik sisteminin fiili ve yasal kapsamının genişletilmesi ve kapsamda yer almayan grupların sisteme girişlerinin sağlanması için farklı meslek ve gelir gruplarına yönelik uygulamalar geliştirilmesi.

-            Öngörülen takvime göre 2025 yılının 2. çeyreğinde sosyal güvenlik mevzuatının değişen iş gücü piyasası koşullarına ve yeni nesil esnek çalışma modellerine daha uyumlu hale getirilmesi.

-            Uzaktan, kısmi ve geçici süreli çalışma ile platform çalışması gibi yeni nesil çalışma modellerindeki gelişmeler doğrultusunda, 2025'in 1. çeyreğinde iş dünyasının ihtiyaçları ve iş-özel yaşam dengesi gözetilerek mevzuat düzenlemelerinin hayata geçirilmesi.

-            İş Kanununda sosyal taraflar ile diyalog halinde yapılacak değişiklikler ve bu doğrultuda gerçekleştirilecek ikincil mevzuat çalışmaları ile iş gücü piyasalarında güvenceli esneklik sağlanması.

-            Yeşil ve dijital dönüşümün iş gücü piyasalarına yansımalarının analiz edilerek, uyum ve adil geçiş sürecine yönelik programların hayata geçirilmesi.

-            2025'in 2. çeyreğinde Otomatik Katılım Sisteminin (OKS) işverenlerin de katkısı ile ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşeceği tamamlayıcı emeklilik sisteminin kurulması.

-            Bireysel Emeklilik Sistemindeki (BES) standart emeklilik yatırım fonlarının, katılımcıların birikimleri için daha fazla katma değer üretecek şekilde yeniden tasarlanması.

-            Prim borçlarının takip ve tahsilat süreçlerinin etkinleştirilmesi. İstihdam teşviklerinden etkin olmayanların sonlandırılması, kadın, genç ve engellilere yönelik teşviklerin ağırlığı artırılarak teşvik sisteminin sade ve etkin bir yapıya kavuşturulmasının sağlanması.

Uygulama sahasında çalışmayan mevzuatlar ülkesi olmaktan kurtulmamıza katkı sunması dileğiyle