Ülke genelinde kamu hizmetlerinin düzenli bir şekilde sunulabilmesi ve vatandaşların haklarını koruyabilmesi için oluşturulan CİMER (Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) oldukça önemli bir araç haline geldi. Bazen hangi kuruma teslim edileceğinden dahi bihaber olabildiğimiz kağıtlarla kapı kapı dolaşma veya cevabı sorgulamak için mesafeler arşınlama dönemi bitti.

CİMER sayesinde dilekçe hakkı kullanımı basitleşti ve neticesinde halkın dilekçe yoluyla yönetime katılımı arttı. Bu özelliği ile CİMER çok önemli bir hizmet çünkü vatandaş ile devletin resmi iletişim yolu dilekçeden geçiyor. Ancak ülke olarak bir türlü çözemediğimiz bürokratik sorunları CİMER’e de taşımayı başardık! Mevzuat hükümleri gereğince, herhangi bir kamu dairesi, kendisine iletilen dilekçeleri 30 gün içerisinde cevaplamak zorundadır. Peki, ya ısrarla cevaplamıyor veya cevap sorduğunuz sorunun yanıtını içermiyorsa? Yaşanmış örnekler üzerinden konuyu irdeliyoruz.

Vaka 1: Başvuru no: #2301759581 

CİMER üzerinden, 21.02.2023 tarihinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına hitaben, “her şart sağlanmasına rağmen yeni evim konut kredi kampanyasının çalışmıyor olması” hakkında bizzat iletmiş olduğum dilekçeye, 5 aydan daha uzun bir süre sonunda, 31.07.2023 tarihinde verilen cevapta hiçbir soruma değinilmediği gibi, yeni evim konut kredi kampanyası sitesinin şartlar sayfası kopyalanıp yapıştırılarak tarafıma iletildi. Sonuç: 0!

Vaka 2: Başvuru no: #2301800052 

22.02.2023 tarihinde, Vaka 1’deki konunun bankacılık kısmı ile ilgili olarak, Hazine ve Maliye Bakanlığına hitaben iletmiş olduğum dilekçeye, yine 5 aydan daha uzun bir süre sonunda, 27.07.2023 tarihinde ve aynı kopyala/yapıştır yöntemiyle cevap verildi. Sonuç: 0!

Vaka 3: Başvuru no: #2304652864 

Bu vaka akıllara durgunluk verici ve Türk bürokrasisini özetler nitelikte… Olay, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, 10.04.2023 tarihinde iletilen #2302995990 sayılı dilekçe ile başladı. Dilekçeye gelen cevap sorduğum sorularla örtüşmediğinden, bakanlığın ilgili birimine (İSGÜM) telefonla ulaşarak yetkili ile görüştüm. Telefondaki yetkili “CİMER’den gelenlere sallama cevaplar veriyoruz, siz kurum üzerinden yazılı dilekçe verin” dediği için, 08.05.2023 tarihinde E-24862953-203.99-72195890 no.lu yazılı dilekçeyi kuruma teslim ettim. Aradan 56 gün geçti ancak cevap gelmedi. Telefonla aradığımızda başka birime yönlendirildik ancak ilgili birim telefonlara cevap vermedi. Mecburen 03.07.2023 tarihinde CİMER üzerinden #2304652864 no.lu dilekçeyi oluşturduk ve “56 gündür cevap verilmeyen dilekçemizin cevaplanması” talebinde bulunduk.

CİMER'in Sorumluluğu

CİMER, kamu hizmetlerini daha etkili hale getirmek ve vatandaşların taleplerine adil bir şekilde yanıt vermek amacıyla kurulmuştur. Bu nedenle vatandaşların dilekçelerine hızlı ve etkin bir şekilde yanıt vermesi beklenir. Dilekçelere 30 gün içerisinde cevap verilmemesi bir suçtur ve cevap alamayanların şikayetleri mevzuat gereği savcılığa yönlendirilir. Şikayet ettiğinizde ne mi olur? Onu da yaşadım ve bir daha şikayet etmemeye karar verdim. Uzatmamak için neler yaşadığımı hayal gücünüze bırakıyorum.

Kurumların dilekçelere cevap vermemesi, geç cevap vermesi veya cevabın dilekçedeki soruları karşılamaması sıklıkla karşılaşılan ve her nedense yıllardır görmezden gelinen bir durum. Dilekçe hakkı, bireylerin resmi kurumlarla bağlayıcı iletişim kurabilmesinin tek yoludur ve bu yolun tıkanması birçok olumsuz sonucu beraberinde getirebilir. Dilekçede yer verilen sorunların zaman içerisinde büyümesi, süresinde cevap vermeyen devlet kurumlarının kanunlara uymamayı alışkanlık haline getirmesi, vatandaşların devlete olan güveni, devlet ile gerekli iletişimi sağlayamayan vatandaşların kendi çözümlerini üretmeye çalışması…

Adaletin olmadığı yerde anarşi doğar. Devletin kurumları kanunlara riayet etmezse, devlet ile vatandaş ilişkisi, imam ile cemaat ilişkisine döner ve hepimiz biliyoruz ki; imam gaz çıkarırsa cemaat hacet giderir.

Son dilekçenin akıbeti mi? 56 gün yetmemiş demek ki… 8 Mayıstan bugüne siz sayın kaç gün olmuş, ona da cevap yok. Sonuç: 0!